Esas No: 2019/4460
Karar No: 2022/492
Karar Tarihi: 08.02.2022
Danıştay 3. Daire 2019/4460 Esas 2022/492 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/4460 E. , 2022/492 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/4460
Karar No : 2022/492
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) :… İnşaat Hırdavat Pazarlama ve Ticaret Limited
Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki saptamalar içeren vergi tekniği raporunun done alındığı takdir komisyonu kararına dayanılarak 2010 yılının Temmuz ve Kasım dönemleri için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının 2010 yılına ilişkin katma değer vergisi matrahlarının re'sen takdiri için 16/12/2015 tarihinde takdire sevk edildiği ve aynı yılın işlemlerinin sahte belge kullanma yönünden incelenmesi sonucu takdir komisyonuna done olması için 24/10/2016 tarihli Vergi Tekniği Raporunun düzenlendiği, 07/12/2016 tarihli takdir komisyonu kararları ile belirlenen matrahlar üzerinden dava konusu tarhiyatın yapıldığı olayda, tarhiyatın esas itibarıyla tanzim edilen rapora dayandığı, takdir komisyonuna zamanaşımını durdurma amacıyla başvurulduğu, ortada bir takdir komisyonu kararının bulunması tarhiyatın, belirtilen rapora göre yapıldığı gerçeğini değiştirmeyeceğinden beş yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten düzenlenen rapora dayanan ihbarnamelerin ise 12/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu olayda davacı tarafından ihbarnamelerin elektronik tebliğ yoluyla 12/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği belirtilerek dava açılmış, davalı idare tarafından ise ihbarname sorgulama çıktıları ile ön bilgi formu sunularak tebliğin elektronik yolla 14/12/2016 yapıldığı belirtilmiş ancak elektronik tebliğe ilişkin ekran görüntüsü yada başkaca ispatlayıcı bir belge sunulmamıştır. İbraz edilen belgelerin tek başına elektronik tebliği ispata yeterli olmayacağından tebliğ tarihinin doğruluğu araştırılarak olaşacak sonuca göre karar verilmek üzere Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE
MADDİ OLAY :
Dava konusu cezalı vergiye ilişkin ihbarnamelerin, dava dilekçesindeki beyana göre 12/11/2017 tarihinde, davalı idarenin savunma ve istinaf dilekçeleri ekinde sunulan ihbarname sorgulama çıktıları ile ön bilgi formuna göre ise 14/12/2016 tarihinde elektronik yolla tebliğ edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde; dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda, tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren dava açma süresinin başlayacağı, 14. maddesinin 3. fıkrasının (e) bendinde, dilekçelerin süre aşımı yönünden de inceleneceği, 6. bendinde ise, yukarıdaki hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı, 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde süresinde açılmayan davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Elektronik ortamda tebliğ" başlıklı 107/A maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93. maddede sayılan usullerle bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabileceği, 2. fıkrasında, elektronik ortamda tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı, 3. fıkrasında, Maliye Bakanlığının, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafından, davalı idarenin elektronik tebliğe ilişkin olarak dosyaya ibraz ettiği belgelerin aksini ispatlayacak somut bir belge sunulmadığı olayda elektronik tebliğin 14/12/2016 tarihinde yapıldığı sonucuna ulaşıldığından, otuz günlük dava açma süresi geçirildikten sonra 28/12/2017 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, esası incelenmek suretiyle Vergi Mahkemesince verilen karara yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 08/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.