10. Hukuk Dairesi 2019/1639 E. , 2020/2730 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
No : 2017/2550-2018/1739
İlk Derece
Mahkemesi : Bakırköy 20. İş Mahkemesi
No : 2014/271-2017/194
Dava, sigorta primine esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince davalının istinaf isteminini esastan reddine, fer"i müdahil Kurum"un istinaf isteminin yargılama giderleri yönünden kabulüne dair karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının 23.06.1998 tarihli iş akdininin emeklilik suretiyle sona erdirildiği 06.06.2008 tarihine kadar aralıksız sürdüğü ve davacının uluslararası tır şoförü olarak istihdam edildiğini, davacının davalı işyerinde garanti ücret (en son 650.00 TL brüt)+prim sistemi ile istihdam edildiğini, çalıştığı dönem boyunca Türkiye-Avrupa arası çalıştığını, aylık ortalama 1 sefer gerçekleştirdiği, sefer başına 500 Euro sefer primi verildiğini, davacının bunlara rağmen sigortasının asgari ücretten yatırıldığını, Bakırköy 8. İş Mahkemesi"nin 2008/1021 E. sayılı dosyasında, davacının kıdem tazminatına esas ücretinin 1.611,10 TL olduğunun tespit edildiği belirtilmiş ve davacının sigorta kaydının düzeltilmesine, eksik yatırılan sigortaların tamamlattırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekili davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece Mahkemesi tarafından, davacının davasının kısmen kabulü ile; Davacının davalı ... Nakliyat ve Limited Şirketi nezdinde 01/06/2000-09/06/2000 tarihleri arasında 9 gün günlük 3660.000 (eski)TL bürüt ücretle 21/02/2006 - 05/03/2006 tarihleri arasında, 15 gün günlük 17,70 TL bürüt ücretle, hizmet aktiyle çalıştığının tespitine, davacının davalı işyerinde 06/06/2008 tarihi itibari ile brüt aylık ücretinin 1611,10 TL olduğunun tespitine, karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Fesihten önceki aylık ücretin belirlenmesi hususunda davacı tarafın yeterli delil ya da yazılı delil başlangıcı sunmadığını, bu nedenle davacının aylık ücretinin yalnızca son ücret bordrosunda değerlendirilmek üzere belirlenmesi yoluna giden yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön görülmediğini, davanın açıldığı tarih itibariyle Kurumun feri müdahil konumunda bulunduğu dikkate alınarak davalı şirketin istinaf başvurusunun esastan reddine, feri müdahilin istinaf başvurusunun ise yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kabulüne karar verilmiş ve bu gerekçe ile; davalının istinaf isteminin esastan reddine, feri Müdahilin istinaf isteminin yargılama giderleri yönünden kabulüne karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekili kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 74’üncü maddesinde, Medeni Kanun ile belirtilen hükümler saklı olmak üzere, hakimin her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı bulunduğu, ondan fazlası veya başka bir şey hakkında karar veremeyeceği belirtilmiş, 01.10.2011 günü yürürlüğe girerek 1086 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26"ncı maddesinde de, hakimin, tarafların istem sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği açıklanmış olmakla, hukuk yargılamasına “istemle bağlılık” ilkesi egemen kılınmıştır. Davaya konu somut olayda ise, davacı tarafın hizmet tespitine dair herhangi bir talebi olmamasına karşın talebi aşılarak, kurulan hükümle davacının hizmet döküm cetvelinde çalışmadığı görünen günlerinde kabulüne karar verilmek suretiyle yukarıda anılan düzenlemelere aykırılık oluşturacak şekilde taleple bağlılık ilkesinin ihlali, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı şirket ve feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."ne iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 04/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.