16. Hukuk Dairesi 2018/862 E. , 2020/6572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ...,... Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 45 parsel sayılı 1.174,41 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit hisselerle ... ve paydaşları adına tespit edilmiştir. Davacı ... tapu kaydına dayanarak taşınmazın adına tescili istemiyle; davacı ... ise, yine tapu kaydına dayanarak, taşınmazın muris ... mirasçıları adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda, davaların kısmen kabulüne, çekişmeli 109 ada 45 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptaline, taşınmaz toplam 80 pay kabul edilerek, 40 payının ... adına, bakiye payın ise hüküm yerine gösterilen payları oranında ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davacılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki çekişmeli taşınmaz kadastro sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına müşterek paylarla tespit edilmiştir. Ne var ki mahkemece keşif sırasında özellikle taşınmaz üzerinde yer alan mesken yıkıldıktan sonra zilyetliğin terk edildiği hususundaki anlatımlar üzerinde durulmadığı gibi, zilyetliğin kim tarafından ne zamandan beri ve ne şekilde sürdürüldüğü, iradi olarak terk edilip edilmediği hususunda maddi olaylara dayanmayan ve hükme esas teşkil etmekten uzak soyut beyanlara itibar edilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, yine aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve teknik bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmaz üzerinde öncesinden beri zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, taşınmazın üzerinde eskiden yer alan ve keşif sırasında harabe biçimde olduğu belirlenen meskenin kim tarafından kullanıldığı, yine taşınmaz üzerinde yer alan ceviz ağacının kim tarafından dikildiği, taşınmaz kullanılmıyor ise kullanılmama nedeninin terk iradesine dayalı olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri, komşu taşınmazların tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri dinlenmeli, teknik bilirkişiden keşfi takibe ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli, komşu parselleri de gösterir şekilde krokili rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, deliller arasındaki çelişkiler giderilmemiş ise hangi delile neden üstünlük tanındığı karar yerinde tartışılmak suretiyle temyiz eden ..."in murisi ... adına tespit edilen temyize konu pay yönünden bir karar verilmelidir.
Mahkemece açıklanan hususlar göz önüne alınmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.12.2020 günüde oybirliğiyle karar verildi.