5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13971 Esas 2020/4500 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13971
Karar No: 2020/4500
Karar Tarihi: 01.06.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13971 Esas 2020/4500 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 5607 Sayılı Kanuna aykırılıktan suçlu bulunan bir kişi hakkında verilen mahkumiyet hükmünü inceledi. Bu hükümle birlikte, kullanılan aracın sahibine iade edilmesine karar verildi. Ancak iade kararının bozma kararıyla birlikte ortadan kalkacağı ve yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre alacağı belirtildi. Bu nedenle, Yargıtay'ın yapacağı denetimle aracın iadesi kararının hukuka uygun olup olmadığının belirleneceği vurgulandı. Mahkeme kararında, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın mülkiyet hakkından mahrum kalacağı belirtildi. Kararda, 5607 Sayılı Kanun'un 13. maddesi ve 5237 Sayılı Kanun'un 54. maddesi de açıklandı.
19. Ceza Dairesi         2019/13971 E.  ,  2020/4500 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, İade

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel Mahkemece kurulan mahkumiyet hükmüyle birlikte, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve 5237 sayılı Kanun"un 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle, nakilde kullanılan aracın sahibine iadesine de karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, kanun yollarının tüketilmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süreye mal olacağı, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AİHS ek 1 Protokol 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtay"ca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü ceza ve müsadere bakımından iki ayrı başlıkta incelenmekle;
    1- Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Nakilde kullanılan 3. kişiye ait aracın iadesine ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde olmakla katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYİZ İTİRAZLARININ REDDİYLE İADE KARARININ ONANMASINA,

    2- Mahkumiyet hükmüne dair temyiz talebinin incelenmesinde ise;
    UYAP aracılığıyla elektronik ortamda MERNİS sisteminden alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanığın hükümden sonra, 27.07.2015 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından, sanığın hukuki durumunun mahkemesince yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 01/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.