Hukuk Genel Kurulu 2013/1956 E. , 2015/1186 K.- İCRA EMRİ VE TAKİP TALEBİNİN DÜZELTİLMESİ
- TALEPLE BAĞLILIK KURALI
- ŞİKAYET
- HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 26
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “şikayet” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesince istemin kısmen kabulüne dair verilen 10.04.2012 gün ve 2012/87 E. 2012/316 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçi-borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.12.2012 gün ve 2012/11547 E. 2012/12681 K. sayılı ilamı ile,
(...Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,
Şikayetçi borçlu aleyhinde ilamda hüküm altına alınan "16.295,45 TL asıl alacak ve 59.810,10 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 76.105,55 TL"nin, asıl alacak kısmı olan 16.295,45 TL"ye 16.03.2003"den itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle tahsiline" ilişkin ilama dayalı olarak ilamlı takip başlatılmıştır. Düzenlenen icra emrinde 76.105,55 TL asıl alacak ve 41.588,82 TL işlemiş faizi, yine ilam vekalet ücreti ve yargı giderlerinin faiziyle birlikte olmak üzere toplam 130.590,49 TL"nin asıl alacak kısmının takip tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont avans faizi ile birlikte tahsili talep edilmiştir. Borçlu vekili icra emrinde istenen 76.105,55 TL asıl alacak ve bu miktar üzerinde hesap edilerek istenen işlemiş faiz miktarının fahiş olduğunu, yine içinde işlemiş faiz alacağı bulunan miktar üzerinden takipten sonrası için de faiz talebinde bulunulduğundan, icra emri ve takip talebinin düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece bilirkişi vasıtasıyla, ilama uygun olarak asıl alacak ve işlemiş faizinin hesap edildiği, fazla talep bulunmadığı tespit edilerek bu yöndeki şikayetin reddine, yine takip sonrası için faize esas asıl alacak miktarının ilama uygun olarak 16.295,45 TL olarak ve bu asıl alacak miktarına (şikayet konusu edilmediği halde) takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle düzeltilmesine karar verilmiştir. Borçlu vekili tarafından takip sonrası istenen faizin niteliğine ilişkin bir itiraz ve talepleri olmadığı halde, Mahkemece talep aşılarak hüküm kurulduğundan bahisle temyize gelinmiştir.
6100 sayılı H.M.K.nun 26. maddesi gereği, hakim iki tarafın isteği ile bağlı olup fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez.
Bu durumda Mahkemece, yukarıda yazılı Kanun hükmü gereğince şikayetçi borçlunun talebi nazara alınarak bu miktarla sınırlı olarak karar verilmesi yerine, talebi aşar şekilde hüküm kurulması isabetsizdir...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN:Şikayetçi-borçlu vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Şikayetçi-borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine 08.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.