Esas No: 2021/18356
Karar No: 2022/303
Karar Tarihi: 09.02.2022
Danıştay 2. Daire 2021/18356 Esas 2022/303 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/18356 E. , 2022/303 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/18356
Karar No : 2022/303
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi ...İdari Dava Dairesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; ...Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Arıtma Tesisleri İnşaat Daire Başkanlığı görevinde bulunan davacı tarafından, ... Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Plan Proje ve Yatırım Daire Başkanlığı bünyesindeki 1. derecede uzman kadrosuna atanmasına ilişkin ...günlü, ...sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile bu karara yapılan itirazın reddine ilişkin ...günlü, ...sayılı işlemin iptali ile mahrum kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazminen ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ...İdare Mahkemesinin ...günlü, E:..., K:...sayılı kararıyla; daire başkanlığı kadrosunun üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idarelere tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabul edilmesinin, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuki güvenlik ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı gibi belediye başkanlarının görevlerini kamu görevlisi olarak yürütmesine karşın, görevlerinin seçim süresi ile sınırlı bulunduğu, bu süre zarfında görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği; öte yandan yapılan atamanın subjektif esaslar dikkate alınarak gerçekleştiğine ilişkin bir iddianın ve tespitin dosyada mevcut olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, daire başkanlığı görevini yürüten davacının, bu görevinden alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı; öte yandan, davacının atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, tazminat talebinin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi ...İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu belirtilmiş; davacının istinaf başvurusunun Mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek reddine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; dava konusu işleme dayanak teşkil eden somut herhangi bir gerekçe sunulmadığı; hiçbir soruşturma, disiplin cezası veya tutanak bildirilmediği, görevinde başarısız veya yetersiz olduğuna ilişkin geçerli hiçbir somut gerekçe ortaya konulmadığı, atama tarihi itibarı ile davalı idare bünyesinde boş Daire Başkanlığı ve Genel Müdür Yardımcılığı kadroları bulunmakta iken, uzman kadrosuna atanmasına ilişkin işlemde kamu yararı bulunmadığı, takdir yetkisinin hizmet gerekleri dahilinde kullanılmadığı, kazanılmış kadroları (genel idare hizmetleri sınıfındaki teknik şube müdürü kadrosu ve teknik hizmetler sınıfındaki mühendis kadrosu) dışında bulunan genel idare hizmetleri sınıfındaki uzman kadrosuna atandığı, uzman kadrosuna atanabilmek için aranan şartlar arasında yer alan görevlerin hiçbirinde meslek hayatı boyunca çalışmadığı ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
...Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Arıtma Tesisleri İnşaat Daire Başkanlığı görevinde bulunan davacı tarafından, ...Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Plan Proje ve Yatırım Daire Başkanlığı bünyesindeki 1. derecede uzman kadrosuna atanmasına ilişkin ...günlü, ...sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile bu karara yapılan itirazın reddine ilişkin ...günlü, ...sayılı işlemin iptali ile mahrum kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazminen ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; "Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, 15/12/1996 tarihinde ...Üniversitesinde mühendis kadrosunda göreve başladığı, 14/03/2001 tarihinde davalı idareye mühendis olarak atandığı, 26/05/2004 tarihinde Şube Müdürlüğü kadrosuna, 02/05/2018 tarihinde ise davalı ... Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Atıksu Arıtma Dairesine, 05/07/2018 tarihinde Arıtma Tesisleri İnşaat Dairesine Daire Başkanı olarak atandığı ve dava konusu Yönetim Kurulu Kararı ile bu görevinden alınarak Plan Proje ve Yatırım Dairesi Başkanlığına uzman olarak atandığı anlaşılmaktadır.
657 sayılı Yasa'nın yukarıda yer verilen 76. maddesi hükmünden anlaşılacağı üzere, kamu görevlilerinin görevlerini ve görev yerlerini değiştirme konusunda idareye takdir yetkisi tanınmakta ise de, bu takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız bir yetki olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlı olduğu ve bu yönüyle de yargı denetimine tabi bulunduğu tartışmasızdır.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının geçmiş hizmetlerinin değerlendirilmesinde, davalı İdare bünyesinde kadrolu statüde mühendis olarak çalıştığı, yaklaşık on dört yıl şube müdürü olarak görev yaptıktan sonra daire başkanı olarak atandığı, daire başkanı olarak görev yaptığı bu süre zarfında, söz konusu görevi ile ilgili olarak hakkında hiçbir adli ve idari soruşturma açılmadığı gibi disiplin cezası da almadığı ve görevinde başarısız veya yetersiz olduğu yönünde de nesnel ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda, liyakat ve kariyer ilkelerine uygun olarak daire başkanlığı kadrosuna atandığı sonucuna varılan davacının görevinden alınmasını gerektirecek somut bir tespitin davalı idarece sunulamaması karşısında kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak davacının daire başkanlığı görevinden alınarak, 1. derecede uzman kadrosuna atanmasına ve atama kararına yönelik işleme yapılan itirazın reddine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddi yolunda verilen ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:... , K:... sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.