Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6996
Karar No: 2017/1254
Karar Tarihi: 20.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/6996 Esas 2017/1254 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, direkt satış noktası sözleşmeleri kapsamında müşterek borçlu-müteselsil kefil olan davalının, kefalet nedeniyle başlatılan icra takibine itirazının iptali istemine ilişkindir. Davacı, sözleşmelerde belirtilen ürünlerin alınmadan iş yerlerinin kapatıldığını ve sözleşmeye aykırı davranıldığını iddia ederek, sözleşmede belirtilen cezai şartın tahsili için Ankara 3. İcra Müdürlüğü'nün başlattığı takibin davalı tarafından durdurulduğunu ve itirazın iptalini istemiştir.
Davalı ise kefalet sözleşmesinin yasanın öngördüğü şekli şartlara haiz olmadığını, sözleşmedeki imza dışındaki unsurların imza safhasında boş olduğunu ve kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu iddia etmiştir.
Mahkeme, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğunu kabul edip davacı alacağına yönelik taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine karar vermiştir.
Kanun maddeleri: 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun kefalete ilişkin 483. maddesi ve devamı.
19. Hukuk Dairesi         2016/6996 E.  ,  2017/1254 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı şirketler ... Ltd. Şti, Tokur Gıda Ltd. Şti, ... Tur. ... Ltd. Şti. Titanit Ltd. Şti. aralarında direkt satış noktası sözleşmeleri imzalandığını, davalının bu sözleşmelere 31.12.2015 tarihine kadar geçerli olmak üzere müşterek borçlu – müteselsil kefil sıfatıyla 500.000,00.-TL"sına kadar kefil olduğunu, dava dışı şirketlere pazarlama faaliyetine katkı bedeli olarak toplam 420.000,00.-TL ödeme yapıldığını, sözleşmede alımı taahhüt edilen ürünler alınmadan iş yerlerinin kapatılarak sözleşmeye aykırı davranıldığını, sözleşme gereğince yapılan kısmi alım miktarları düşüldükten sonra kalan 387.147,40.-TL zararın ve yine sözleşmede 500.000,00.-TL olarak belirtilen cezai şartın şimdilik 10.000,00.-TL "nin tahsili için Ankara 3. İcra Müdürlüğü"nün 2013/ 6206 esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazın iptalini ve %20 inkar tazminatı ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kefalet sözleşmesinin asıl sözleşmeden çok daha sonra psikolojik baskı ile alındığını, sözleşmedeki imza dışındaki unsurların imza safhasında boş olduğunu, kefalet sözleşmesinin yasanın öngördüğü şekli şartlara haiz olmadığını, sözleşmenin 6098 Sayılı TBK zamanında düzenlendiğini, sözleşmede el yazısı ile kefilin sorumlu olduğu miktarın yazılmadığını, ayrıca kefilin eşinin de rızasının alınmadığını, bu nedenlerle kefalet sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşmeye taraf şirketlerce sözleşme gerekleri yerine getirildiğinden bu şirketlerin davacıya borçlarının olmadığını, sözleşmede yer almayan ... ...Ltd.Şti." ne yapılan ödemelerin de iadesinin müvekkilden talep edildiğini, davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, kefalet sözleşmesinde herhangi bir tarih bulunmadığından ve dava dışı şirketler adına 08/08/2007, 26/06/2008, 20/03/2006, 04/09/2006, 24/09/2008 tarihli sözleşmeleri imzalayan davalının bu sözleşmelere şahsı adına da müteselsil kefil olarak isim ve imzasının alınması gerekirken, bu sözleşmeden ayrı müşterek borçlu ve müteselsil kefalet sözleşmesi başlıklı ve tarihsiz bir kefalet sözleşmesinin düzenlenmiş olmasının sözleşmenin sonradan yapıldığına karine olduğu, sözleşmenin 6098 Sayılı TBK"dan önce düzenlendiği ve imzalandığını ispat görevinin davacı üzerinde olduğu, buna ilişkin ispat yükümlülüğünün davacı tarafın yerine getiremediği, dilekçesinde ve delil listesinde yemin deliline açıkça dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, dava dışı şirketlerle imzalanan direkt satış noktası sözleşmesine davalı tarafından verilen kefalet nedeniyle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı taraf mahkemeye sözleşmeler ve eki olan kefalet sözleşmesini sunmuştur. Kefalet sözleşmesinde davalının kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. Kefalet sözleşmesinin üstünde ayrıca bir tarih yoksa da başlangıçta dava dışı şirketler ile düzenlenen ana sözleşmelere atıf yapıldığından kefalet sözleşmesinin asıl sözleşmelerin eki olduğunun kabulü gerekir.
    Somut uyuşmazlığa, "direkt nokta satış" sözleşmelerinin düzenleme tarihleri dikkate alındığında, 818 Sayılı mülga Borçlar Kanunu"nun kefalete ilişkin 483.maddesinde ve devamında düzenlenen hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
    Mahkemece, açıklanan hususlar dikkate alınarak, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu kabul edilip, davacı alacağına yönelik taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi