Davacı işçi, banka müdürü M.A. tarafından kredi işlemlerinde yolsuzluk olduğu iddiasıyla başlatılan soruşturma sonucu iş sözleşmesinin haklı ve geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini, iddiaya konu usulsüz kredi kullandırma işlemlerinde bir dahili bulunmadığını, kendisinin imza yetkisi bulunmadığını, onaylanan ve işlemleri tamamlanan kredileri verilen emir gereği ödemekle görevli olduğunu, bunun dışında verilen kredinin incelenmesinde, onaylanmasında ve verilen emrine bağlanmasında hiçbir iradi eylemi bulunmadığını ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, güven ve bağlılığa uymayan bir kısım davranışlardan dolayı soruşturma yapılan davacı dahil onbir kişi hakkında farklı kararlar ile sadece dört kişi hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, davacı hakkında suç duyurusunda bulunulmadığı, davacı işçiye isnat edilen davranışlardan dolayı işyerinde oluşan olumsuzlukların ve bankanın uğradığı zararın tam olarak kanıtlanamadığı, fesihte ölçülülük, feshin son çare olması ve eşitlik ilkelerine uyulmadığı, davalı işverenliğin üzerine düşen ispat külfetini yerine getirmediği, davacının iş sözleşmesinin davalı işverenlikçe geçerli ve haklı bir sebep olmaksızın feshedildiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı işverence temyiz edilmiştir.
Davacı, işyerinde gişe uzman yardımcısı olarak çalışmaktadır. Davacı tarafından imzalanan "Bankamız Etik İlkeleri" ve "Bilgi Güvenliği ve Bilgisayar Kullanım Sözleşmesi" başlıklı matbu evraklar dosyaya ibraz edilmiştir. Davacının iş sözleşmesi, dolaylı kredilerin ödemeleri kasadan gerçekleştirilmiş olduğu halde davacının dolaylı finansmanla ilgili bir bilgisinin olmadığını beyan etmesi, davacının müşterileri görmeden, tanımadan, hatta bazı zamanlarda müşterilere ait kredi tutarlarını direk eski şube müdürü M. A."ya ödenmesi, eski şube müdürü M. A."nın talimatı ile davacının kredi ödemelerini nakit çekilen–nakit yatırılan şeklinde gerçekleştirmesi, çoğunlukla krediler onaylanmadan hesapları terse düşürmek suretiyle EFT"leri gerçekleştirmesi nedeniyle Disiplin Yönetmeliğinin 12/n-p-t maddeleri ve 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/ll. maddesi gereği tazminatsız olarak feshedilmiştir.
Dosya arasında gerçekleştirilen disiplin soruşturması ve ekleri, davacı ile diğer çalışanların beyanları bulunmaktadır. Yargılama sırasında taraf tanıkları da dinlenmiştir. Öncelikle fesih nedeni ve dayanağındaki işlemler dikkate alındığında, kararın eksik incelemeye ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olduğu açıktır. Mahkemece, konusunda uzman iki bankacı ve bir akademisyenden oluşan bir bilirkişi kuruluna, fesih nedeni yapılan eylem ve işlemlerin tek tek neler olduğu, davacının görev tanımı celp edilerek, görev tanımı karşısında işçinin sorumluluğu bulunup bulunmadığı, davacıya atfedilebilecek bir kusurun olup olmadığı ve derecesi kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/03/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.