5. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7889 Karar No: 2015/15136 Karar Tarihi: 16.10.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/7889 Esas 2015/15136 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Fethiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında daha önce verilen hüküm denetim süresi içinde işlenen ikinci suç nedeniyle açıklandı. Sanık hakkında verilen hüküm bir haftalık kanuni sürede temyiz edilmedi ve bu nedenle kesinleşti. Mahkeme kararında zorunlu müdafi atanması durumunda, müdafiin tefhim ve tebliği kendisine bağlayan tüm hukuksal sonuçları doğuracağı belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddedilmesine karar verilmiştir. Kararda TCK'nın 257. maddesi ile ilgili infaz aşamasında uyarlama yapılması mümkün olduğu da belirtilmiştir. Kanun maddeleri detaylı olarak belirtilmemiş.
5. Ceza Dairesi 2015/7889 E. , 2015/15136 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2015/180982 MAHKEMESİ : Fethiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 17/06/2014 (Asıl Karar) 26/12/2014 (Ek Karar) NUMARASI : 2013/160 Esas, 2014/353 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm ve temyiz isteminin reddine dair karar temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık hakkında açıklanması geri bırakılan 13/07/2010 tarihli hükmün, denetim süresi içinde işlenen ikinci suç nedeniyle açıklanması için ihbar üzerine duruşmalı olarak yapılan yargılama sırasında, sanığın talebi üzerine atanan ve sanığın da hazır olduğu bazı celselere katılan müdafiin yüzüne karşı tefhim olunan 17/06/2014 tarihli hükmün, bir haftalık kanuni sürede temyiz edilmemekle 25/06/2014"te kesinleştiği, kanun yolu bildiriminde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gibi Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 05/06/2012 tarih ve 2012/6-616 E. 2012/218 K. sayılı kararında da kabul edildiği üzere; zorunlu müdafiin atandığı ve sanığın bunu kabul ettiği ya da atamaya karşı herhangi bir itirazda bulunmadığı durumlarda vekâletnameli müdafie yapılan tefhim ve tebliğde olduğu gibi, zorunlu müdafie yapılan tefhim ve tebliğin de kendisine bağlanan tüm hukuksal sonuçları doğuracağı, böyle bir durumda ayrıca sanığa tebligat yapılmasına gerek bulunmadığı, aynı sonucun zorunlu müdafi atanması gerekmemesine karşılık talep üzerine atanan ve itiraz edilmeyen müdafi yönünden de geçerli olduğu anlaşılmakla, tebliğnamede, temyiz isteminin süresinde yapıldığının kabulü gerektiğine ilişkin düşünceye iştirak edilmemiş, 6086 sayılı Kanun ile TCK"nın 257. maddesinde yapılan değişiklik ile ilgili olarak mahkemece infaz aşamasında uyarlama yapılması mümkün görülmüştür. Gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen temyiz isteminin reddine dair karar usul ve kanuna uygun olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle ONANMASINA, 16/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.