16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5608 Karar No: 2019/1083 Karar Tarihi: 20.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5608 Esas 2019/1083 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılması gerektiği kararlaştırıldı. Sanığın ikametindeki aramada bulunan bir emanete ilişkin, daha önce alınmış bir kararın ve Anayasa Mahkemesinin bir iptal kararının uygulanması gerektiği belirtildi. Yargılama sürecindeki usullerin kanuna uygun olarak gerçekleştiği ve delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği söylendi. Sanık ve müdafiinin ileri sürdüğü iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği belirtildi. Mahkeme, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 62 ve 63. maddelerine göre ceza verilmesi gerektiğine hükmetti.
16. Ceza Dairesi 2018/5608 E. , 2019/1083 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/9, 62, 63. maddeleri gereğince hapis cezası ile mahkumiyetine dair istinaf başvusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın ikametinde yapılan aramada ele geçen emanetin 2016/999 sırasında kayıtlı eşya hakkında her zaman bir karar verilmesi ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddi ile hükmün ONANMASINA, 20.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.