Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/1915
Karar No: 2015/1170
Karar Tarihi: 08.04.2015

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1915 Esas 2015/1170 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/1915 E.  ,  2015/1170 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 22/04/2013
    NUMARASI : 2013/289-2013/359

    Taraflar arasındaki “icra memur işlemini şikayetten ” dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 21.12.2011 gün ve 2011/989 E., 2011/1081 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçi borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 25.06.2012 gün ve 2012/5928 E., 2012/22232 K. sayılı ilamı ile;
    (...Alacaklılar tarafından borçlu M.. H.. hakkında Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.03.2010 tarih ve 2009/74 E - 2010/104 K. sayılı ilamına istinaden takibe başlandığı, takibe dayanak ilamda iki adet davalı olduğu ve davalıların müteselsilen sorumlu oldukları yönünde bir açıklamaya yer verilmediği, bu durumda davalıların ilamda belirtilen vekalet ücreti ve yargılama giderinden eşit oranda sorumlu oldukları anlaşılmaktadır.
    Hukuk Genel Kurulu"nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. 1997/776 K. sayılı ilamında da vurgulandığı üzere; “ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür.” Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunlu olup, sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez.
    O halde; mahkemece, şikayetin kabulü gerekirken yorum yoluyla icra takibinde talep edilen yargılama gideri ve vekâlet ücretinden yalnızca M.. H..’nin sorumlu olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrası gereği hükümde “Türk Milleti Adına” ibaresinin yazılması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Şikayetçi borçlu vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    İstek, icra memuru işleminin şikayet yolu ile iptali istemine ilişkindir.
    Şikayetçi borçlu vekili, davalı alacaklılar tarafından müvekkili M.. H.. hakkında Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.03.2010 tarih ve 2009/74 E., 2010/104 K. sayılı ilamına istinaden ilamlı icra takibine başlandığını, takibe dayanak ilamda iki adet davalı olduğunu, bu nedenle davalı Hazinenin hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretinin yarısından sorumlu olmasına karşın, tamamının müvekkilinden talep edildiğini belirterek, icra emrindeki fazla talebin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Yerel Mahkemece, takibe konu ilamda Hazine adına olan tapunun kısmen iptali ile davalılar adına tesciline karar verildiği, söz konusu ilamda davalıların muhatabının davacı Hazine olduğu, mahkemece Hazinenin harçtan muaf olduğunun belirtildiği, ayrıca hükmün fer’ilerinin de davacı Hazine hedef gösterilerek kurulduğu, bu itibarla mahkemenin hükümde kastettiğinin şikayetçi borçlu Hazine olduğu, gayrimenkulün Ballıkuyumcu Köyü’nde olduğunun anlaşıldığı, tapudaki iptal ve tescilin Hazine ile davacılar arasında söz konusu olduğu, icra mahkemelerinin ilamları yorumlayamasalar da hükümden bu durumun açıkça anlaşıldığı belirtilerek, davalıların hükme uygun takipte bulundukları gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm şikayetçi borçlu Hazine vekilince temyizi üzerine; Özel Dairece, yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş, yerel mahkemece, önceki gerekçe tekrarlanarak direnme kararı verilmiştir.
    Direnme kararını şikayetçi borçlu Hazine vekili temyiz etmektedir.
    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, takip dayanağı ilama göre davalı Hazinenin hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretinin tamamından mı yoksa ilamda davalı gösterilen köy tüzel kişiliği ile birlikte mi sorumlu oldukları, varılacak sonuca göre ilamın infazının usulüne uygun talep edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, ilamların infazı sırasında icra müdürlüklerince ilamın hüküm kısmı dikkate alınarak kararların infazının yapılması gereklidir. İcra dairesi, ilamların hüküm bölümünü aynen infazla görevlidir. Sınırlı yetkili icra mahkemesinin hükümde yer almayan bir hususu yorum yoluyla ilama eklemesi ya da var olan bir hususu çıkarması olanağı yoktur. Bu bakımdan takibe konu ilamın hüküm kısmı ilamlı icranın şeklini de belirler (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28.12.2005 gün ve E:2005/12-730, K:769; 25.06.2008 gün ve E:2008/12-451, K:453; 17.06.2009 gün ve E:2009/12-239, K:2009/268 sayılı ilamları).
    Bu nedenledir ki yerleşik yargısal uygulamada, ilamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazı gerektiği ve gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili icra mahkemesinin ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı kabul edilmiştir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.10.1997 gün ve E:1997/12-517, K:1997/776; 22.03.2006 gün ve E:2006/12-92, K:2006/85; 25.06.2008 gün ve E:2008/12-451, K:2008/453; 03.03.2010 gün ve E:2010/12-124, K: 2010/110; 06.02.2013 gün ve E:2012/12-603, K:2013/211; 16.04.2014 gün ve E:2013/12-1310, K:2014/ sayılı ilamları).
    Bunun yanında ilamın icra dairesince infazı özellikle ilama aykırı ise, borçlu ilama aykırı infaz işleminin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK’nun 16, 41. maddeleri). Şikayeti inceleyecek icra mahkemesinin yetkisi ise sınırlıdır.
    Somut olaya gelince; davalı alacaklılar tarafından şikayetçi borçlu ile hakkında takip yapılmayan Ballıkuyumcu Köyü Tüzel Kişiliği aleyhlerine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, mahkemece ‘davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, … 11.566,97 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, … 1.235,77 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderin davacılar üzerine bırakılmasına’ karar verildiği, hükmün Yargıtay denetiminden geçerek 24.10.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, infaz edilen ilamın hüküm kısmında ‘yargılama gideri ve vekalet ücretinin salt Hazineden tahsiline’ yönelik olarak açık bir ibare kullanılmamasına karşın, mahkemece dayanak ilamın gerekçesine gidilerek, ilamın yorumlanması ile borçlu Hazinenin yargılama gideri ve vekalet ücretinin tamamından sorumlu olduğu gerekçe gösterilerek, şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Görüşmeler sırasında bir kısım üyeler tarafından, yerel mahkeme direnme kararının yerinde olduğu ve onanması gerektiği beyan edilmiş ise de Kurul çoğunluğu tarafından bu görüş yukarıda açıklanan gerekçelerle benimsenmemiştir.
    Hal böyle olunca; yerel mahkemece Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Şikayetçi borçlu M.. H.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; direnme kararının, Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 08.04.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi