17. Hukuk Dairesi 2016/11623 E. , 2019/4567 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 10.04.2019 Çarşamba günü davalı vekili Av. ... geldi. Davacılar tarafından gelen olmadı.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 27/12/2013 günü müvekkillerinin kızı destek ...’nun öğrencisi olduğu Niğde Üniversitesi öğrencileri tarafından Erciyes Dağı"na gitmek üzere düzenlenen geziye katıldığını, içinde yolcu olarak bulunduğu taşımacılık sigorta poliçesi bulunmayan ... plakalı otobüsün yoldan çıkıp devrildiğini, böylece ilk kazanın meydana geldiğini, bu kazada yaralananlar olduğunu, araçta bulunan tüm yolcuların arkadaşlarına yardım etmek için araçtan indiğini, murisin de araçtan inenler arasında olduğunu, ilk kazadan 15 dakika sonra ... plakalı başka bir otobüsün kaza mahallinde yaralılara yardım etmekte olan muris ..."na çarparak desteğin ölümüne sebebiyet verdiğini, müvekkillerinin ölenin desteğinden yoksun kaldığını belirterek şimdilik annesi ... için 500,00 TL, babası ... için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile davacı anne için 43.907,22 TL, davacı baba için 41.447,80 TL destekten yoksun kalma tazminatının 06/05/2014 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortası yapılmayan otobüste yolcu desteğin ikinci kaza sonucu yaya haldeyken ölümü nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamına göre, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi bulunmayan otobüsün direksiyon hakimiyetini kaybederek kaza yapması sonucu araç içinde bulunan destek yolcunun inmesi ve daha sonra arkadan gelen başka bir otobüsün desteğe çarpması sonucu davacıların desteğinin vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun (15/06/2011 142411 22/02/2012 787/92 16/01/2013 tarih 1791/74) kararlarında belirtildiği gibi davacıların ölenin salt mirasçısı değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı kabul edilmiş ise de somut olayda bu ilkenin uygulanması mümkün değildir. Her ne kadar bu gerekçe ile dava kabul edilmiş ise de mahkemece tam zarar hesaplanarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekçesi yanlış olsa da sonuç itibari ile doğrudur. Şöyle ki, desteğin yolcu bulunduğu Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortacısı bulunmayan aracın yaptığı ilk kaza sonucu değil destek bu araçtan indikten sonra arkadan gelen başka bir aracın çarpması vefat etmiş ise de davacıların murisi ...; dava dışı ... ın sürücüsü olduğu otobüste yolcu olarak bulunmakta olup ... plakalı otobüs yönünden 6102 sayılı TTK"nun 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma kurallarına göre taşıyan olarak doğan zarardan sorumluluğunun bulunduğu, davalı ... Hesabına da murisin yolcu olduğu ... plakalı otobüsün Zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigortası bulunmadığı için dava yöneltilmiş olduğundan davanın sonuç olarak tam zarar hesaplanarak kabul edilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. O halde, mahkemece taşımacılık kuralları uyarınca davalı ... sorumlu tutulması gerekirken somut olayda uygulama imkanı olmayan HGK kararları dayanak gösterilerek davacıların ölenin salt mirasçısı değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne dair hatalı gerekçe ile hüküm kurulmuş ise de, sonuç itibarı ile davanın kabulüne dair verilen karar isabetli olup sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK.nun 438/9.maddesi uyarınca değişik bu gerekçeyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün HUMK.nun 438/9. maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 4.372,61 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 11/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.