16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4369 Karar No: 2019/1080 Karar Tarihi: 19.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4369 Esas 2019/1080 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin temyiz başvurusunu inceledi. Sanığın çocuklarını terör örgütüyle bağlantılı okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının infaz aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiğine karar verilmiştir. Mahkeme, yapılan usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas aldıkları tüm delillerin hukuka uygun şekilde elde edildiği sonucuna varmıştır. Temyiz başvurusu reddedilmiş ve mahkumiyet kararı onanmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/4369 E. , 2019/1080 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 696 sayılı KHK ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın çocuklarını FETÖ/PDY ile iltisaklı okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenmekle; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.