Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1827
Karar No: 2021/3394
Karar Tarihi: 21.06.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/1827 Esas 2021/3394 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 9 parsel sayılı taşınmazdaki 12 numaralı bağımsız bölümün 2/5 payını alarak tapu devrini aldığını ve daha sonra teras katın tapusuz olduğunu öğrendiğini iddia ederek dava açmıştır. Davalılar ise sözleşme ve muvafakatname/taahhütname yapıldığını savunarak davanın reddini istemişlerdir. İlk derece mahkemesi, davacı adına kayıtlı payın iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verirken, davalı ... tarafının talebi üzerine hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Dava temyiz edilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nde görülmüş ve hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Yapılan yeniden yargılama sonucunda davacının istinaf başvurusunun reddine ve 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı kabul edilerek, davacının dava konusu taşınmazdan el çektiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmiştir. Kararda, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddeleri de yer almaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2021/1827 E.  ,  2021/3394 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT


    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, dava konusu 9 parsel sayılı taşınmazdaki 12 numaralı bağımsız bölümün 2/5 payını davalı ... ile akdettikleri 16.06.2011 tarihli sözleşmeye istinaden satın aldığını, söz konusu payın 20.08.2013 tarihinde tapuda devredildiğini, davalı ...’ın 12 numaralı bağımsız bölüm ile üst katındaki teras katın tapuda müşterek göründüğünü söylediğini, bu suretle 2/5 payı dava konusu 12 nolu bağımsız bölümün tamamını ihtiva ettiği düşüncesiyle satın aldığını, daha sonradan teras kat ile kendi dairesini ayırmak için belediyeye başvurduğunda, teras katın kaçak ve tapusuz olduğunu, diğer davalı ...’nin de dava konusu bağımsız bölümde 3/5 pay sahibi olduğunu öğrendiğini ileri sürerek, davalı ... adına kayıtlı 3/5 payın iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde davalı ...’a ödemiş olduğu 87.000 TL bedelin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
    Davalılar, davanın hakdüşürücü süre içinde açılmadığını, davacının iddialarının doğru olmadığını, taşınmazın 2/5 payını satın aldığını bilerek hareket ettiğini, aralarında sözleşme ve muvafakatname/taahhütname yaptıklarını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, iddiaların ispatlandığı ancak davalı ...’nin davacı ile davalı ... arasındaki sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesi ile davalı ...’nin payına yönelik iptal-tescil talebinin reddine; davacı adına kayıtlı payın iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 87.000 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmiş, kararın davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istinafı üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine; HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalı ..."ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, bu kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairece; “... Somut olaya gelince; bölge adliye mahkemesince, her ne kadar 6098 sayılı TBK’nun 39. maddesinde düzenlenen bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının hileyi öğrenme tarihini belediyeye müracaat ettiği 2016 yılının Kasım ayı olarak beyan ettiği, eldeki davanın 17.11.2016 tarihinde açıldığı, davalıların davacının hileyi daha önce öğrendiğini savunduğu, dosya kapsamından hilenin daha önce öğrenildiği yönündeki savunmanın davalılar tarafından kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı kabul edilerek, işin esasının incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile akit tarihini öğrenme tarihi kabul ederek yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru değildir."" gerekçesiyle bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine; HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalı ..."ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı ... ile davacı arasında dava konusu taşınmazdaki payın satışı konusunda resmi şekilde yapılmış bir sözleşme bulunmadığı, iradesi hile ile sakatlanan davacının davalı ... ile yaptığı sözleşmeyle bağlı sayılamayacağı, ancak davalı ..."dan isteyebileceği bedele; davacının dava konusu taşınmazdan el çektiği tarih itibariyle faiz işletilebileceği, davalı ... bakımından davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerektiği gerekçesiyle, davalı ... yönünden tapu iptali ve tescil davasının reddine, davacı adına kayıtlı payın iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 87.000 TL bedelin davacının dava konusu bağımsız bölümden el çektiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    -KARAR-

    Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.90 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi