Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5042 Esas 2019/1078 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5042
Karar No: 2019/1078
Karar Tarihi: 19.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5042 Esas 2019/1078 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen bu karar temyiz edilmiştir. İnceleme sonucunda usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak toplandığı belirtilmiştir. Ayrıca, kanunda öngörülen suç tipine uygun bir şekilde yaptırımların kişiselleştirilerek uygulandığı ifade edilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63 maddeleri ise mahkumiyet kararına dayanak oluşturan kanun maddeleridir.
16. Ceza Dairesi         2018/5042 E.  ,  2019/1078 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm :TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 K sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.