19. Hukuk Dairesi 2016/11863 E. , 2017/1229 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... gelmiş olduğundan, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında bazı makinelerin kiralanması hususunda finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, kiralama konusu makinelerin davalıya teslim edildiğini, kiracının sözleşme gereği ödemesi gereken kira bedelleri ile sigorta borçlarını ödememesi üzerine ihtarname gönderildiğini, anılan ihtarnamelerin borçluya tebliğ edildiğini, 60 günden fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen ihtarnamede öngörülen bedellerin ödenmediğini, bunun üzerine tekrar ihtarname gönderilerek sözleşmenin feshedildiğini, borcun ödenmemesi üzerine teminat olarak alınan ve Ankara’da bulunan taşınmaz için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi ile kötü niyet tazminatı istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında finansal kiralama sözleşmeleri ve tadil sözleşmeleri imzalandığı konusunda bir uyuşmazlığın bulunmadığı, aldırılan bilirkişi kök ve ek raporlarına göre davalının finansal kiralama sözleşmeleri ve tadil sözleşmeleri kapsamında borcunun 461.629,48 EURO ve 11.146,78 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, usul hukukumuzda ilk derece yargılamasının beş temel aşamadan oluşmasını öngörmüştür. Bunlar sırası ile, dilekçelerin karşılıklı verilmesi, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama ve hükümdür. Somut olayda ise sözlü yargılama ve hüküm aşamaları gerçekleştirilmeden hüküm oluşturulmuştur. Bu husus usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdiren 1.480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 16/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.