4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3539 Karar No: 2018/2353 Karar Tarihi: 28.03.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3539 Esas 2018/2353 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/3539 E. , 2018/2353 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ...Turizm İşletmeleri A.Ş. ve diğerleri vekili Avukat Avukat ... tarafından, davalılar Beyaz İletişim A.Ş.(...) ve ... aleyhine 21/08/2014 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat ve hükmün yayınlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin taleplerin ise reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; "..." adlı özel televizyon kanalında 19/09/2013 tarihinde yayınlanan "En Sıradışı" adlı programda, sunucu ve konuk yorumcular tarafından müvekkilleri hakkında müteaddit defa sarf edilen bir kısım ifadelerin gerçek dışı olduğunu ve kişilik haklarına açık saldırı teşkil ettiğini belirterek, uğranılan manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili; dava konusu yayının, haber verme ve eleştiri hakkı sınırları kapsamında kaldığını belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece; yayında haber verme özgürlüğü sınırının aşıldığı, kullanılan ifadelerin gerçeklik unsuru taşımadığı ve davacıların kişilik haklarını zedelediği gerekçesi ile istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu TV programı içeriği bir bütün olarak incelendiğinde; programda konuşulan konuların, gerek yazılı gerekse görsel basın organlarınca da konu edildiği, sunucu ve konuk yorumcular tarafından anılan platformda, güncel konularla ilgili düşüncelerin açıklandığı, davaya konu söz ve yorumların ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, eleştiri sınırlarını aşar nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacıların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.