1. Ceza Dairesi 2018/199 E. , 2018/2287 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : ..., ..., ...
...
SUÇ : Kasten öldürmek
HÜKÜM : TCK.nun 81, 29, 62, 53, 54, 63. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık müdafiinin yasal süresinden sonra yaptığı duruşmalı inceleme talebinin CMUK"nun 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."nın maktul ..."i kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafinin; suç vasfına, tahrikin derecesine, eksik araştırmaya, katılan ..."un ve diğer katılanlar vekilinin; cezanın azlığına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın maktulden alacaklı olmasını tek başına tahrik sebebi saymamak gerektiği, alacak-borç ilişkisinin yasal yollardan takip edilmesinin gerektiği, aksini düşünmenin ise; her alacaklı olmanın, herhangi bir suçtan mağdur olmayı beraberinde getirmediği sürece tahrik sebebi saymayı getireceği, kaldı ki maktul tarafından sanığa yönelik haksız bir hareketin bulunmadığı anlaşıldığı, sanığın haksız tahrik indiriminden yararlandırılması,
bozmayı gerektirmiş olup katılan ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, üyeler ... ve ..."in, hükmün onanması gerektiği yönündeki karşı oyları ve oy çokluğu ile 15/05/2018 gününde karar verildi.
(M) (M)
KARŞI OY:
Sanık ...’nın maktul ...’i av tüfeği ile vururak öldürmesi olayında yerel mahkemenin sanığın basit derecede tahrik altında kalarak cezasından TCK’nun 29. maddesi gereğince asgari düzeyde indirim yapmasını dosyada maktulden sanığa yönelen haksız bir tahrik bulunmadığı gerekçesi ile bozan Dairemizin çoğunluk görüşüne sanık hakkında asgari düzeyde tahrik uygulamanın doğru olduğu kanaatiyle muhalifiz.
Şöyle ki; Oluş ve dosya kapsamına ve kabule göre sanık ...’nın olaydan yaklaşık iki yıl kadar önce maktule kredi kartı aracılığı ile 2800 TL borç para verdiği, maktulün parayı geri iade etmediği, sanığın kendisinin emekli olup ihtiyacı olduğunu söyleyip mükerrer defalar alacağını istemesine rağmen borcunu inkar etmediği, ancak ödemediği, sanığın bu durumdan dolayı canının sıkıldığı, hatta dinlenen bir kısım tanık beyanlarından sanığın “Maktulden alacağım var, ya borcunu verecek ya da onu öldüreceğim.” dediğinin dosyaya yansıdığı anlaşılmaktadır.
Maktulün sanığa borcunun olduğu sabit olup, kendisi de inkar etmemekte, ancak 2 yıldan beride ödememektedir. TCK’nun 29. madde de haksız bir fiilin meydana getirdiği şiddet ve elemin etkisi altında suç işleyenin cezasında indirim öngörmekte madde gerekçesinde de maddedeki haksız fiil teriminin o hakaretin hukuk düzenince tasvip edilmediği şeklinde anlaşılacağı belirtilmektedir. Fiil haklı olduğu takdirde ne failin bundan dolayı şiddet veya üzüntüye kapılması, ne de haklı bir fiile karşı bir tepki de bulunması mazur görülemez.
Fiilin haksız olup olmadığı belirli bir dönemde, yine belirli bir toplulukta geçerli olan sosyal değer hükümlerine göre hakim tarafından takdir edilir. Fiilin haksız olması için suç teşkil etmesi veya borçlar hukuku manasında haksız fiil olması şart değildir. (Dönmezer-Erman Ceza Genel Hükümleri 2. cilt 353 sf, Hakeri Ceza Hukuku Genel Hükümler, 452. sayfa)
Somut olayımızda, emekli olup bu maaşı ile geçinen sanık 2 yıl gibi uzun bir süre önce borç verdiği maktulden kendince yüksek bir meblağ olan 2800 TL alacağını alamadığını, bu nedenle sinirlendiğini, çevresine de maktule zarar vereceğini söylediği, olay günü de başka hiç bir neden olmaksızın, alacağını alamamanın verdiği hiddet ile maktulün iş yerine gelerek yine alacağını istediği, ve çıkan tartışmada silahla maktulü öldürdüğü olayda asgari seviyede tahrik hükümlerinden faydalanması gerektiğinin düşüncesi ile yerel mahkemenin kararının ONANMASI gerektiği kanaati ile çoğunluğun görüşüne muhalifiz.