13. Hukuk Dairesi 2016/23756 E. , 2018/9430 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ve ihbar olunan avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, bayi işletmekte olup su dağıtım işinde kullanmak üzere, davalı satıcıdan almış olduğu elektrikli motosikletin ikinci gününde arıza verdiğini servise götürdüğünü ve servisçe; sıfır kilometre olarak aldığı motosikletin "ön tarafından çarpılmış olduğunu, motorun arka amortisörlerinin orjinal olmadığının ve akülerinin şişmiş olduğunun" söylendiğini, servis yetkilisine bu sorunları fatura üzerine yazdırdığını, ayıplı olarak satılan elektrikli motosikletin ayıpsız ve hasarsız olanı ile değiştirilmesi hususunda davalı satıcıya yapmış oldukları ihtarın da sonuçsuz kalması üzerine davalı tarafından satılan elektrikli motosikletin sıfır ve ayıpsız olanı ile değiştirilmesi ya da ödenen satış bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, kendilerine bir ihbar yapılmadığını ve motorun ayıpsız teslim edildiğini, davacının yalnızca 987 lira ödeme yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacıya satılan elektrikli motosikletin sıfır ve ayıpsız olanı ile değiştirilmesine; bunun mümkün olmaması halinde, 4.600,00 TL. satış bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, gizli ayıp hukuki nedenine dayalı ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine ya da sözleşmenin iptali ile sözleşme bedelinin iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 227. maddesine göre “ Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.” alıcıya tanınan bu haklar yenilik doğurucu yani tüketilen haklardan olup alıcı bunlardan ancak birini seçebilir. Davacı TBK. nun 227. maddesince sahip olduğu seçimlik haklardan ikisi için alternatifli talepte bulunmuş olup mahkemece, talep edilen iki seçimlik hak için de terditli şekilde hüküm kurulmuştur. 6100 sayılı HMK‘da yargılamaya hakim olan ilkeler düzenlenmiş ve kanunun 31. maddesinde “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. “ denilerek hâkimin davayı aydınlatma ödevinin gereğine değinilmiştir. Ancak somut olayda, yukarıda açıklanan TBK’nun 227. ve HMK’nun 31. maddeleri gereğince Mahkemece davacıya hangi seçimlik hakkını kullandığı sorulup bunun neticesine göre taleplerinden yalnız biri hakkında karar vermek gerekirken, davacının her iki terditli talebi açısından davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 78,56 TL harcın davalıya, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde İhbar Olunana iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.