Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/24107
Karar No: 2019/17727
Karar Tarihi: 30.09.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24107 Esas 2019/17727 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/24107 E.  ,  2019/17727 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 13.06.2012 tarihinde çalışmaya başladığını, ayda 150 saat fazla çalışma yaptığını artık bu çalışmanın olağan hale geldiğini, davacının iki yılının dolmasına bir hafta kala sürekli fazla çalışmalarının karşılığını sorması ve istemesi üzerine izne çıkarıldığını, izin dönüşü 05.06.2014 tarihinde işverenin kusurlu hareketi sebebi ile iş sözleşmesini sonlandırdığını ileri sürerek kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, iş sözleşmesinin davacının istifası ile sona erdiğini, davacının 150 saat fazla çalışma yapmadığını ve fazla çalışma ücret alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti :
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen alacakların ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışma yapıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
    Somut olayda, makine mühendisi olan ve müfettişe verdiği ifadesinde teknik ekibin sorumlusu olduğunu belirten davacının 13.06.2012-05.06.2014 tarihleri arasındaki söz konusu fazla çalışmaları tanık beyanları ile iş müfettiş raporuna göre tespit edilmiştir. İş müfettiş raporunda işyerinde işçilerin günlük 11 saat çalışmasına göre mahkemece resen 1 saat ara dinlenme düşülerek günlük 10 saat haftalık ise 15 saat üzerinden yapılan hesaplama hüküm altına alınmıştır. Dosya kapsamında dinlenen davacı tanığı ...; “Bizim belli bir çalışma saatimiz yoktu yeri geldi 48 saat hiç fabrikadan çıkmadan çalıştığımız oldu. Mesai saatleri yazıldığı gibi uygulanmadı her zaman daha fazla çalıştırıldık buna İlker beyde dahildir.” şeklinde beyanda bulunmuştur. Çalışma saatlerine ilişkin açık net bilgi vermemiştir. Diğer davacı tanığın “İlker bey sabah 08:30 da işe başlardı bizimle birlikte 17:30 da işten çıkardı. Daha sonra gece vardıyasında 01:00 de tekrar işe gelip sabaha kadar bizimle birlikte çalışırdı. İlker bey çok disiplinli çok düzgün çalışıyordu.” şeklindeki beyanı dikkate alındığında bir insanın sürekli beyan edildiği şekilde çalışması hayatın olağan akışına aykırıdır. Varsayıma dayalı abartılı soyut tanık beyanlarına itibar edilemez. Davalı tanıkları ise işyerinde 08.30-18.30 arası çalışma yapıldığını beyan etmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığının 01.11.2013 tarih 9628/1NC/35 sayılı raporunun incelenmesinde; teftişin 04.09.2013 tarihinde başladığı gözönüne alındığında davacının 04.09.2013 tarihine kadar davalı tanık beyanlarına göre 08.30-18.30 arası çalıştığı,1 saat ara dinlenme düşülmesi sonucu haftalık 9 saat üzerinden, bu tarih sonrası ise iş müfettişi tarafından yapılan tespit sebebi ile günlük 11 saatten 1 saat ara dinlenme düşülerek haftalık 15 saat çalışma yaptığının kabulü ile yapılacak hesaplama dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Açıklanan nedenle davacının fazla çalışma ücreti, bu kabul doğrultusunda hesaplanmalı ve hesaplanan miktardan uygun bir indirim yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Belirtilen sebepten ötürü kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 30.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi