11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4232 Karar No: 2019/7618 Karar Tarihi: 06.11.2019
Vergi Usul Kanununa Muhalefet Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4232 Esas 2019/7618 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın defter ve belgeleri ibraz etmemesi suçlamasıyla verilen kararda, hüküm başlığındaki suç tarihinin yanlış yazılması nedeniyle düzeltme yapıldığı belirtilmektedir. Davada, dava şartı olan mütalaa yokluğu nedeniyle düşme kararı verilmiş ancak zamanaşımının olumsuz bir muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğu vurgulanmıştır. Sanığa yüklenen suçun yürürlükte olduğu dönemde öngörülen cezasına göre 8 yıllık asli dava zamanaşımının kesici en son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, hüküm BOZULMUŞ ancak yeniden yargılama yapılmayacağı ifade edilerek, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞME kararı verilmiştir. Kararda, sanığın suç tarihinde yürürlükte olan Vergi Usul Kanununun 359/a-1 maddesi ve tabi olduğu 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesi, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddeleri belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2019/4232 E. , 2019/7618 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet (Defter ve belgeleri gizleme) HÜKÜM : Düşme
Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunda, suç tarihinin ibraz için verilen 15 günlük yasal sürenin bitimini izleyen tarih olduğu dikkate alındığında, gerekçeli karar başlığına yanlış yazılan suç tarihinin, 20.03.2008 olarak Mahkemesince düzeltilmesi mümkün görülmüştür. 213 sayılı Kanunun 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaa yokluğu nedeniyle düşme kararı verilmişse de; zamanaşımının olumsuz bir muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğu cihetle, sanığa yüklenen “defter belge gizlemek” suçunun suç tarihinde yürürlükte bulunan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/a-1 maddesinde öngörülen cezasının miktarına göre, tabi olduğu 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının kesici en son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 14.07.2010 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz talepleri üzerine, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 06.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.