Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/3486 Esas 2020/6510 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3486
Karar No: 2020/6510
Karar Tarihi: 28.12.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/3486 Esas 2020/6510 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan bir dava, Kadastro Mahkemesinde görülen başka bir davanın taraflarından birinin asli müdahil olarak katılma istemi niteliği taşıdığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek, dosya Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Ancak gönderme talebinde bulunulmadığı için dava açılmamış sayılmıştır. Yargıtay ise bu kararı bozarak, gönderme talebi yapılmamış olmasına rağmen dosyanın re’sen Kadastro Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini belirtmiştir. Davanın açıldığı tarih itibariyle çekişmeli parsel başka bir davaya konu olduğu için, tespitten önceki haklara dayanılarak asli müdahil olarak dava açanların davalarının Kadastro Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği ifade edilerek, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26/D maddesi hakkında bilgi verilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2017/3486 E.  ,  2020/6510 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davanın açıldığı tarihte Kadastro Mahkemesinde görülen davanın kesinleşmediği, zaman bakımından görev başlığını taşıyan 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 26. maddesinde askı ilan süresi içinde açılan davaların yanında tespitten önceki haklara dayanarak asli müdahil olarak davaya katılanların iddialarına dair uyuşmazlıkların da Kadastro Mahkemesinde incelenip karara bağlanacağının düzenlendiği, davacının talebinin tespitten önceki haklara dayandığı ve kadastro tespitinin kesinleşmediği dikkate alındığında davacı tarafından Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan davanın Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan davaya katılma istemi niteliğinde olduğunun kabulünün zorunlu olduğu, bu tür nitelikteki talepleri incelemekle görevli mahkemenin kadastro mahkemesi olduğu belirtilerek, görevsizlik kararı verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili ve görevli Göle Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; görevsizlik kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine, Mahkemece, 16.11.2015 tarihli ek kararla süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK"nın 20. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; iş bu ek karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, görevli mahkemenin Kadastro Mahkemesi olduğu, kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde dosyanın Kadastro Mahkemesine gönderileceği belirtilerek verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 6100 sayılı HMK"nın 20. maddesinde öngörülen 2 haftalık yasal süre içerisinde dosyanın görevli Kadastro Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmamaktadır. Davacı ... tarafından 108 ada 23 parsel sayılı taşınmaz hakkında Sulh Hukuk Mahkemesine dava açılmış ve mahkemece görevsizlik kararı verilerek davanın Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesine dava açıldığı tarihte çekişmeli parsel başka bir davaya konu olup tutanak kesinleşmediğine göre davacı tarafından açılan dava, görülmekte olan davaya müdahale niteliğindedir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 26/D maddesi gereğince Kadastro Mahkemelerine dava açıldıktan sonra tespitten önceki haklara dayanılarak asli müdahil olarak katılanların davalarını çözmek görevi kadastro mahkemesine aittir. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararı aktarma niteliğinde olup kesinleşmesi ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi, hüküm gününde yürürlükte bulunan HMK"nın 20. maddesinde öngörülen şekil ve süreye bağlı olmadığından mahkemece dosyanın re’sen Kadastro Mahkemesine gönderilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; davacı vekili 15.10.2015 havale tarihli dilekçesiyle süresi içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ettiğinin göz ardı edilmesi de isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.