3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7393 Karar No: 2019/15870 Karar Tarihi: 12.09.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/7393 Esas 2019/15870 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/7393 E. , 2019/15870 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için, kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması, 2) Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi uyarınca açılan duruşma üzerine, sanığın dosyada bilinen son adresine çıkartılan duruşma gününü bildirir davetiyenin sanığın tanınmadığından bahisle iade edilmesine karşın; MERNİS adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca usulüne uygun tebligat yapılmadan sanığın yokluğunda yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 3) 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verilirken, CMK"nin 231/11. maddesi uyarınca hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması suretiyle hüküm fıkralarının eksik yazılarak sadece sonuç cezanın açıklanması ile yetinilmesi, 4) Sanık hakkında iddianamede uygulanması talep edilmemesine rağmen, 1412 sayılı CMUK"un 226. maddesi gereğince ek savunma hakkı verilmeden 5237 sayılı TCK"nin 86/3-e maddesinin uygulanarak savunma hakkının kısıtlanması, Kabule göre de; 5)5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi gereğince hak yoksunları uygulanırken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas - 2015/85 Kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince istem gibi BOZULMASINA, 12.09.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.