Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/2303 Esas 2019/12468 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2303
Karar No: 2019/12468
Karar Tarihi: 15.10.2019

Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/2303 Esas 2019/12468 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. Sanığın hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkumiyeti kesinleşmiştir. Ancak sanık hakkında tekerrüre esas alınan bir mahkumiyetin adli sicil kaydında güveni kötüye kullanma suçu olarak belirtilmesine rağmen, ilamın içeriğinden hırsızlık suçuna ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığı da belirtilmektedir. Bu nedenle, CMK'nun ilgili maddeleri göz önünde bulundurularak uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının da bu kararın infaz aşamasında gözetilebileceği belirtilmiştir. Sanığın temyiz nedenleri reddedilerek, hükümlerin onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK 141/1. madde (hırsızlık suçu)
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. ve 35. maddeleri
- 5271 sayılı CMK'nun 253. ve 254. maddeleri
- TCK 58. madde (hükümlerin infazı)
- TCK 53. madde (uzlaştırma işlemleri)

17. Ceza Dairesi 2019/2303 E. , 2019/12468 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Mahkeme"nin gerekçeli karar başlığında ve karar içeriğinde suç isminin iş yeri dokunulmazlığının ihlali yerine konut dokunulmazlığının ihlali yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Kadıköy 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/402 Esas ve 2010/202 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, her ne kadar adli sicil kaydında güveni kötüye kullanma suçu olduğu belirtilmiş ise de ilam içeriğinden suçun TCK"nun 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olduğunun anlaşılması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip haklarında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK"nun 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edildiğinden, Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... müdafinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 15/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.