Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/6775 Esas 2018/9361 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6775
Karar No: 2018/9361
Karar Tarihi: 15.10.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/6775 Esas 2018/9361 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/6775 E.  ,  2018/9361 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, davalının babası olduğunu, dava konusu çatı piyes daireyi satın almak için ...... yetkilisi ile anlaşarak 40.000,00-TL peşinat verdiğini, ancak kredi kendi adına çıkmayınca davalı oğlu adına kredi kullanarak daireyi oğlunun adına almak zorunda kaldığını, daire çatı piyesli olduğu için oğlu ile birlikte oturduğunu, kredi borcunun aylık 650,00-TL olarak 20 taksit ödediğini, kalan kısmın davalı tarafından ödendiğini, devam eden boşanma davası aşamasında kendisini kapı önünde bulduğunu, tüm parasını ev alımında verdiği için maddi zorluklarla karşılaştığını, davalıdan ev için ödediği parayı talep ettiğini, ancak kendisine bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, şimdilik 25.000,00 TL alacağının tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 25.000,00-TL davacı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava ödünç sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı, davalıya borç verdiğini ve geri ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise verilen paraların borç değil bağış niteliğinde olduğunu savunmuştur. Mahkemece, davalının mahkeme önünde tanıklık beyanıyla yapmış olduğu ikrar ve tanık beyanlarından ve tapu kaydından da anlaşılacağı üzere, ev için ilk ödemeye mahsuben 25.000,00-TL"nin davacı tarafça ödendiği, bu ödemenin bağış olarak yapıldığı iddiasının tanık beyanları, olayın oluş şekli, tarafların ekonomik sosyal durumları itibariyle, hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı, davacının birlikte oturacağı inancıyla evin alımında bir takım katkılarda bulunduğu, bağış olarak ödeme yaptığı iddiasının kabulü halinde dahi, davacının eşi ile devam eden boşanma davası sırasında bu evden dışarı çıkarılması hususu dikkate alındığında, bağıştan dönme hakkını kazanmış sayılacağı, her halukarda ev için davacının yapmış olduğu ispat olunan, davalının da ikrarında bulunan 25.000,00-TL"lik ödemenin, davalıdan tahsil koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı tarafından davalıya verilen paranın borç olarak verildiğini ispat yükü davacı da olup, iddiasını ispatlayamamıştır. Uyuşmazlığın hukuki vasfı bağış olarak kabul edilse dahi TBK"nun 295. maddesindeki bağışlamanın geri alınması şartlarının oluştuğunun usulünce ispatlanamadığı, gerekçenin kendi içinde tutarsız olduğu anlaşılmıştır. O halde mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.