Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12248 Esas 2017/1185 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12248
Karar No: 2017/1185
Karar Tarihi: ...02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12248 Esas 2017/1185 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, alacaklı olduğu ticari ilişki nedeniyle icra takibi başlatmış ancak davalı kefil itiraz etmiştir. Davacı, kefilin haksız olarak itiraz ettiğini savunarak itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkeme, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu ve kefilin sorumlu olduğunu belirterek davacının talebini kabul etmiştir. Hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir ve Yargıtay tarafından hüküm ONANMIŞTIR.
818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 484. maddesi kefalet sözleşmesinin şekil şartlarını belirtir ve mahkeme tarafından bu maddeye atıfta bulunulmuştur. Ayrıca, kefalet limiti de belirlenmiş ve kefilin sorumlu olduğu tutar belirtilmiştir. Yargıtay ayrıca, kefilin boş bırakılan kısımların sonradan doldurulduğu iddiasının yazılı belge ile kanıtlanması gerektiğini belirtmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/12248 E.  ,  2017/1185 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde, davacı vek. Av. ... ... ile davalı vek. Av. ... ....’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, dava dışı.. .. .. . .... ...M. Ltd. Şti.’nin müvekkili ile mal alımına dayalı ticari ilişkisine davalının müşterek ve müteselsilen kefil olduğunu, davacının alacağını tahsil için giriştiği icra takibine davalı kefilin haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında, takip dayanağı kefalet taahhütnamesindeki kefalet tutarının sonradan müvekkilinin iradesi dışında doldurulduğunu, bu nedenle kefalet taahhütnamesinin geçerli olmadığını ve müvekkilinin sorumlu bulunmadığını, talep edilen faiz oranının yüksek olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre takip ve dava konusu kefalet sözleşmesinin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 Sayılı Kanun’un 484. maddesinde belirtilen özellikleri ihtiva ettiğinden kefalet sözleşmesinin şekil açısından geçerli olduğu, davalının boş bırakılan kısımların sonradan doldurulduğuna ilişkin iddiasının ancak yazılı belge ile ispatlanması gerektiği, davalının bu iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı gibi taahhütnamedeki kefalet limitinin anlaşmaya aykırı yazıldığının da yazılı belge ile ispatlanamadığı, dava dışı şirketin takip tarihi itibarıyla ticari ilişki nedeniyle davacıya 82.520,24 TL borçlu olup, davalının borçtan kefalet limiti 80.520,24 TL ile sorumlu olduğu, davacının takip talebinde yasal faiz oranını aşan faiz oranına yönelik isteminin yerinde olmadığı, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.


    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen ....480,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, .../02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.