Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/24127
Karar No: 2019/17654
Karar Tarihi: 30.09.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24127 Esas 2019/17654 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde görülen bir alacak davası sonucunda, davacı işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesiyle ödenmemiş olan kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsil edilmesine karar verilmiştir. Ancak taraflar arasında davacı işçinin aylık ücret miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Yasa gereği, iş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması durumunda ücret, Borçlar Kanunu'nun ilgili maddesine göre belirlenmelidir. Ayrıca, işçi ücretlerinin işyerinde ödenmesi ya da banka hesabına yatırılması hallerinde, ücret hesap pusulası türünde bir belgenin işçiye verilmesi zorunludur. Bu belge işçinin ücreti noktasında işverenden sadır olan yazılı delil niteliğindedir. Dosya kapsamındaki bilirkişi raporunda, davacının asgari ücretle çalıştığı kabul edilmiştir. Ancak davacı tanıklarının ifadelerine göre, davacının son aylık ücreti net 1.800,00 TL olduğu kabul edilmeli ve dava konusu alacak miktarları yeniden değerlendirilmelidir. Kanun maddelerine göre, işveren işçiye sözleşmede veya toplu iş sözleşmesinde belirlenen ücreti ödemekte yükümlüdür. Sözleşmede hüküm bulunmayan hallerde ise asgari ücretten az olmamak kaydıyla emsal ücreti ödemekle yükümlüdür. Ayrıca, iş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması durumunda ücret, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçilere o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak
22. Hukuk Dairesi         2017/24127 E.  ,  2019/17654 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence kıdem ve ihbar tazminatları ödenmek suretiyle feshedildiğini belirterek bakiye kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini ileri sürdüğü bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret alacaklarının ödendiğini, fazla çalışmasının söz konusu olmadığını, yıllık izinlerini ise kullandığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacı işçinin aylık ücret miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddesinin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
    Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir. Yukarıda değinilen Yasa maddesinde bu süre en çok bir ay olarak belirtilmiştir.
    İş sözleşmesinin tarafları, asgarî ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması, taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Borçlar Kanunu"nun 323. maddesinin ikinci fıkrasına göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçilere o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 401. maddesinde de, işverenin işçiye sözleşmede veya toplu iş sözleşmesinde belirlenen; sözleşmede hüküm bulunmayan hallerde ise asgari ücretten az olmamak kaydıyla emsal ücreti ödemekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir.
    4857 sayılı Yasanın 8. maddesinde, işçi ile işveren arasında yazılı iş sözleşmesi yapılmayan hallerde en geç iki ay içinde işçiye çalışma koşullarını, temel ücret ve varsa eklerini, ücret ödeme zamanını belirten bir belgenin verilmesi zorunlu tutulmuştur. Aynı yasanın 37. maddesinde, işçi ücretlerinin işyerinde ödenmesi ya da banka hesabına yatırılması hallerinde, ücret hesap pusulası türünde bir belgenin işçiye verilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır. Usulünce düzenlenmiş olan bu tür belgeler, işçinin ücreti noktasında işverenden sadır olan yazılı delil niteliğindedir. Kişi kendi muvazaasına dayanamayacağından, belgenin muvazaalı biçimde işçinin isteği üzerine verildiği iddiası işverence ileri sürülemez. Ancak böyle bir husus ileri sürülsün ya da sürülmesin, muvazaa olgusu mahkemece re"sen araştırılmalıdır. (Yargıtay 9.HD. 23.9.2008 gün 2007/27217 esas, 2008/24515 karar).
    Somut uyuşmazlıkta; hukuk bürosu olarak faaliyet gösteren işyerinde çağrı merkezi ekip şefi olarak çalışan davacı işçi, son ücretinin aylık net 1800,00 TL olduğunu, bordroların ve sigorta bildirimlerinin asgari ücret üzerinden düzenlediğini, ücretinin asgari ücreti aşan kısmının elden ödendiğini ileri sürerken; davalı yan, davacının asgari ücret karşılığı çalıştığını savunmuştur. Dosya kapsamındaki kurum ve banka kayıtlarına göre davacıya asgari ücret üzerinden ödeme yapıldığı görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ücret bordrolarında yer alan ücret tahakkukları esas alınarak davacının asgari ücretle çalıştığı kabul edilmiştir. Mahkemece emsal ücret araştırmasına yönelik olarak ... Baro Başkanlığından alınan müzekkere cevabında avukatlık bürosunda ve davacının görevinde çalışan bir işçinin ücreti konusunda emsal ücret bilgisinin bulunmadığı belirtilmiştir. Mahkemece dinlenen davalı tanıkları davacının asgari ücretle çalıştığını dile getirirken; davacı tanıkları davacının aldığı ücret miktarının aylık net 1.800,00 TL olduğunu beyan etmiş, öte yandan davacı tanıklarından biri ek olarak, işyerinde ücretlerin yarısının elden ödendiğini, yarısının ise banka hesaplarına yatırıldığını ifade etmiştir. Davacının yaptığı işin niteliği, işyerindeki pozisyonu ile davacı tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde, davacının aylık ücret miktarına yönelik iddiasının dosya kapsamı itibariyle doğrulandığı anlaşılmakla, davacının son aylık ücretinin net 1.800,00 TL olduğu kabul edilerek dava konusu alacak miktarlarının yeniden değerlendirilmesi gereklidir. Anılan nedenle, işçinin aylık ücretinin yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 30.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi