3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6928 Karar No: 2019/15815 Karar Tarihi: 12.09.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/6928 Esas 2019/15815 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz incelemesi yapılıyor. Mağdur sanığın, sanıklardan şikayetçi olmadığını bildirmesi nedeniyle \"katılan\" sıfatının bulunmadığı anlaşılıyor ve mağdur vekilinin hükmü temyiz yetkisi olmadığından temyiz istemi reddediliyor. Ancak, sanık hakkında verilen \"Kasten Yaralama\" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebepleri inceleniyor. Taraflar arasında farklı beyanlar olmasına rağmen olayda mağdur sanığın da yaralandığı anlaşılıyor. Ancak, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durulmadan haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmemesi nedeniyle ve Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılıyor ve karar bozuluyor. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle: 5271 sayılı CMK'nin 242/1. ve 260/1., 1412 sayılı CMUK'un 317. ve 321., 5237 sayılı TCK'nin 29. ve TCK'nin 53. maddeleri.
3. Ceza Dairesi 2019/6928 E. , 2019/15815 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanıklar ... ve ... haklarında, mağdur sanık ...’e karşı “Kasten Yaralama” suçlarından verilen “Beraat” kararlarına karşı temyiz sebeplerinin incelenmesinde; Mağdur sanığın, 30.09.2014 tarihli celsede, sanıklardan şikayetçi olmadığını bildirmesi karşısında “katılan” sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nin 242/1. ve 260/1. maddeleri gereğince mağdur vekilinin hükmü temyiz yetkisi olmadığından, temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında ...’e karşı “Kasten Yaralama” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde, Yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine, ancak; a) Taraflar arasında karşılıklı kavga şeklinde gerçekleşen olayın başlangıcına ilişkin taraflar arasında birbirinden farklı beyanlar bulunduğu, olayda mağdur sanık ..."in de yaralandığı anlaşılmakla, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespitine çalışılması, bunun mümkün olmaması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı Kararı ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda, şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari seviyede (1/4) oranında uygulanmasını gerektirdiğinin gözetilmemesi, b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas -2015/85 Karar sayılı kararı ile TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, mağdur sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince istem gibi BOZULMASINA, 12.09.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.