13. Hukuk Dairesi 2016/3167 E. , 2018/9335 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, Üniversitenin araştırma ve uygulama hastanesinde tedavi gören davalının kızı ..."nun tedavi giderleri karşılığında davalı ... adına keşide edilen 17/05/2003 düzenleme tarihli, 09/06/2003 vade tarihli ve 105640 nolu senetten dolayı davalı hakkında ... 3.İcra Müdürlüğü"nün 2013/2563 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatınına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, davacının davasının kabulüne, ... 3. İcra müdürlüğünün 2013/2563 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile; takibin devamına, asıl alacağın %20"si olan 1.058,41 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda, davalının kızı ..."nun davacı üniversite hastanesinde tedavisi yapılmış ancak davalı ve kızının sosyal güvencesi bulunmadığından tedavi bedellerinin ödenmesi amacıyla keşidecisinin dava dışı Mehmet Kuşçu, kefilin ise davalı ... olduğu, 17.05.2013 tanzim, 09.06.2003 vade tarihli bir adet bono düzenlenmiş ve tedavi bedellerinin ödenmemesi üzerine bu bono davacı tarafından takibe konulmuştur. Davalı taraf dava konusu bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olup, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup, re"sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak olmaz. O halde, mahkemece, müstakil Tüketici Mahkemesi var ise davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi, müstakil Tüketici Mahkemesi yok ise ara kararı ile uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi sıfatı ile bakılmasına karar verilmek suretiyle uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken, yazılı şekilde davaya Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılmış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre kararı temyiz eden davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararı temyiz eden davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmediğine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.