Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7401 Esas 2017/1174 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic.Mah.Sıf.)

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Dava, faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece davalının ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının ticari defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen hüküm,davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 09.04.2014 tarih, 2014/4632 Esas ve 2014/6817 Karar sayılı bozma ilamı ile;”Dava, faturalardan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalıya mal satıp teslim ettiğini, davalıdan alacaklı olduğunu, borcun davalı yanca kabulüne ilişkin olarak davalı şirket kaşeli ve imzalı mutabakat mektubu başlıklı belgenin bulunduğunu iddia etmiş, davalı faturalar içeriği emtianın teslim edilmediğini, anılan belgenin davalı şirket yetkilisi tarafından imzalanmadığını savunmuştur. Bu durumda davacının davalıya mal satıp teslim ettiğini yazılı delillerle kanıtlaması gerekmektedir. Bu cümleden olarak davacıdan varsa irsaliye sunması için kendisine süre verilip irsaliyedeki teslim alan yönünden araştırma ve inceleme yapılıp irsaliye sunulamadığı takdirde teslime dair varsa başka belgeleri de sunma olanağı tanınıp deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken faturanın tek başına akdi ilişkiyi ispata yeterli olmadığı gözetilmeden sadece davacının ticari defterine dayalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ” gerekçesiyle bozulmuş,mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, tanık beyanları ve bilirkişi raporuna göre, davalının davacıya 16.147,12 TL.borcunun bulunduğunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, yapılan itirazın iptaline, alacak likit olduğundan bahisle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında davacının mal teslimini yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği,mal teslimine ilişkin irsaliye veya başka bir yazılı belge bulunup bulunmadığının araştırılması hususu açıkça belirtilmiş olmasına rağmen mahkemece davalının açık muvafakati olmaksızın senetle ispatı gereken durumda tanık dinlenilmek suretiyle bozma ilamında belirtilen gerekçelere aykırı olarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.