20. Ceza Dairesi 2016/358 E. , 2017/1365 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : . Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapmak
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, aşağıda belirtilenler dışında sanık ... ve sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kayseri Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından suç konusu maddelerden alınan tanık numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünün sonunda yer alan "müsaderesine" kelimesinin çıkartılıp yerine "ve Kayseri Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan tanık numunelerin TCK"nın 54/4 maddesi uyarınca müsaderesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, sanık ... hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
2-Sanık ... hakkındaki hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışındaki yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanık ... hakkında, 5395 sayılı Kanun"un 35. maddesi uyarınca bireysel özelliklerini ve sosyal çevresini gösteren sosyal inceleme raporu alınmaması ya da alınmama gerekçesinin hükümde gösterilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
3-Sanık ... hakkındaki hükmün incelemesinde;
Sanığın savunması ve yargılaması yapılan diğer sanıkların aşamalardaki beyanları ile diğer bilgi ve belgelere göre ,davaya konu olayla ilgili olarak sanığın kardeşi ... hakkında suç duyurusunda bulunulduğu anlaşıldığından, bu konudaki soruşturma evrakının akibetinin araştırılarak dava açılmış ve derdest ise davanın birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyanın aslı ya da tamamının onaylı fotokopilerinin temyiz denetimine olanak verecek şekilde delil olarak dava dosyası içine konulması ve deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-TCK’nın 192/3. maddesinin uygulanabilmesi için, suç haber alındıktan sonra, gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya suç ortaklarının yakalanmasına sanığın hizmet ve yardım etmesi gerektiği; somut olayda ele geçen uyuşturucu paketlerinin sarılı olduğu alüminyum folyolar üzerinde ...’nin parmak izi tespit edilmesinden sonra Mesut’un uyuşturucu paketlerinin Selçuk’a ait olduğunu beyan etmesinin tek başına TCK 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanmasını gerektirecek nitelikte hizmet ve yardım olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden uygulanmasına karar verilmesi,
2- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrası ve 1412 sayılı CMUK’nın 326. maddesinin 4. fıkrası uyarınca sonuç ceza yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.