20. Ceza Dairesi 2019/4191 E. , 2020/2992 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/04/2019 tarihli, 2019/267 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 03/10/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında 29/12/2018 tarihli “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca yürütülen soruşturma sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03/01/2019 tarihli, 2018/88364 soruşturma, 2019/187 esas ve 2019/17 sayılı iddianamesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3, 53, 54, 55 ve 58. maddeleri uyarınca cezalandırılması için Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açıldığı,
2-Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli, 2019/45 esas ve 2019/147 sayılı kararı ile, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 191/8. maddesi dikkate alınarak 5560 ve 5728 sayılı yasa ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, karara sanık müdafii tarafından 04/04/2019 tarihinde itiraz edildiği,
3-İtirazı inceleyen mercii Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin kanun yararına bozma istemine konu 13/04/2019 tarihli ve 2019/267 değişik iş sayılı kararı ile; sanık hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 26/09/2014 tarihli ve 2014/50491 soruşturma sayılı kamu davası açılmasının ertelenmesi kararı bulunduğu, sanığın 29/12/2018 tarihli eylemini erteleme süresi içerisinde işlediği, 29/12/2018 tarihli eylemin TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılamayacağı,mahkemece iddianamenin iadesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle itirazın kabulüne, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına kesin olarak karar verildiği,
4- Sanık hakkında daha önceden verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı incelendiğinde; sanığın 25/06/2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 26/09/2014 tarihli, 2014/50491 soruşturma ve 2014/163 karar sayılı kararı ile beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, 07/01/2016 tarihinde yeniden uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi üzerine kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/4-b-c maddesi gereğince kaldırılarak Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 09/03/2016 tarihli, 2014/50491 soruşturma, 2016/5881 esas ve 2016/4772 sayılı iddianamesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açıldığı, Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"nce yapılan yargılama sonucunda, 21/06/2016 tarihli, 2016/204 esas ve 2016/459 sayılı karar ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62.maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz aşamasında bulunduğu,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli ve 2019/45 esas, 2019/147 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ve söz konusu kararın kaldırılmasına ilişkin Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/04/2019 tarihli ve 2019/267 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Her ne kadar merci Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nce "Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nce Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen 03/01/2019 tarih ve 2018/88365 soruşturma sayılı iddianamesinin iadesine ilişkin karar verilmesi gerekirken iddianamenin kabul edilerek kovuşturmaya başlandığı, zira sanığın 29/12/2018 tarihli eylemi nedeniyle TCK 191/5 maddesi gereği ayrı bir soruşturma ve kovuşturmanın yapılamayacağı, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca sanık hakkında 26/09/2014 tarihli ve 2014/50491 soruşturma sayılı dava açılmasının ertelenmesi kararının olduğu, sanığın 29/12/2018 tarihli eyleminin Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca anılan erteme kararı içerisinde işlendiğinin sabit olduğu anlaşıldığından " şeklinde gerekçe ile itirazın kabulüne karar verilmiş ise de;
Dosya kapsamına göre,
Sanık hakkında, daha önce 25/06/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, akabinde sanığın erteleme süresi zarfında 07/01/2016 tarihinde tekrar uyuşturucu madde bulundurduğu ve 2016/1840 nolu dosyada hakkında soruşturma yürütüldüğünden bahisle erteleme kararının kaldırılarak Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 09/03/2016 tarihli iddianamesi kamu davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 21/06/2016 tarihli ve 2016/204 esas, 2016/459 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verildiği, hükmün yasa yoluna başvurulması nedeniyle temyiz aşamasında bulunduğu,
Sanığın bu kez kanun yararına bozma talebine konu olan 29/12/2018 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği iddiası ile yapılan soruşturma sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 03/01/2019 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli kararı ile sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak niteliğinde olduğu kabul edilip sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/8. maddesi dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verildiği,
Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2016/204 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 25/06/2014, iddianame tarihinin ise 09/03/2016 olduğu, kanun yararına bozma talebine konu olan yargılama konusu ikinci suçun ise iddianamenin tanzim tarihinden sonra 29/12/2018 tarihinde işlenmiş olduğu, bu haliyle kanun yararına bozma talebine konu Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli ve 2019/45 esas, 2019/147 esas sayılı dosyasındaki suçun yeni bir suç olduğu gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/04/2019 tarihli ve 2019/267 değişik iş sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
İncelenen dosyada;
Sanık hakkında, daha önce 25/06/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 26/09/2014 tarihinde beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın beş yıllık erteleme süresi içerisinde 07/01/2016 tarihinde tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile erteleme kararının kaldırılarak Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 09/03/2016 tarihli iddianamesi ile Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2016 tarihli ve 2016/204 esas, 2016/459 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verildiği, hükmün kanun yoluna başvurulması nedeniyle temyiz aşamasında bulunduğu, sanık hakkında kanun yararına bozma istemine konu olan 29/12/2018 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği iddiası ile yapılan soruşturma sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 03/01/2019 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli, 2019/45 esas ve 2019/147 sayılı kararı ile, sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma niteliğinde olduğu kabul edilerek sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/8. maddesi dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamına göre, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 8. fıkrasında “Bu Kanunun;
a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti,
b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki hükme yer verildiği, keza 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenlemeler nazara alınarak, 5271 sayılı Kanun’un 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu,
6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” ve aynı kanunun 6. fıkrasında “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra,birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez” düzenlemesinin yer aldığı,
Somut olayda; Adana 13. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2016/204 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 25/06/2014, iddianame tarihinin ise 09/03/2016 olduğu, kanun yararına bozma istemine konu olan yargılama konusu ikinci suçun ise iddianamenin düzenlenme tarihinden sonra 29/12/2018 tarihinde işlenmiş olduğu, bu haliyle kanun yararına bozma istemine konu Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli ve 2019/45 esas, 2019/147 esas sayılı dosyasındaki suçun yeni bir suç olduğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/6. maddesindeki düzenleme karşısında TCK’nın 191/5. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/03/2019 tarihli ve 2019/45 esas, 2019/147 sayılı kararının kanuna uygun olduğu gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlere göre; kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 13/04/2019 tarihli ve 2019/267 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının ( a ) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,17/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.