2. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4640 Karar No: 2019/6797 Karar Tarihi: 09.04.2019
Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2017/4640 Esas 2019/6797 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2017/4640 E. , 2019/6797 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 19/09/2013 olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında 20/09/2013 olarak gösterilmesi ve kısa kararda yargılama gideri dökümünün gösterilmemesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası ve eksiklik kabul edilmiş, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanması hususunda bir karar verilmemiş ise de, anılan madde ve fıkrada belirtilen hak yoksunluklarının uygulanması hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olup, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren, 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın İzmir Valiliğine ait etrafı açık araziden ağaç kesmekten ibaret eyleminin, TCK"nın 141/1 maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun"un 142/1-a maddesi gereğince uygulama yapılması, 2-Dosya kapsamına göre suça konu eyleme yönelik ihbarın saat 18:10 sıralarında yapıldığı ve sanığın teşebbüs aşamasında suçüstü yakalandığının, suç tarihinde yaz saati uygulaması da dikkate alınarak UYAP"tan alınan çizelgeye göre gece vaktinin saat 20:17"de başladığının anlaşılması karşısında; hırsızlık suçunun gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında kurulan hükümde TCK"nın 143/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini, 3-Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 4- “Bilirkişinin raporunda belirttiği 213,12 Tl zararın sanıktan alınarak katılana verilmesine” şeklinde yasal dayanağı bulunmayacak şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 09.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.