Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4670 Esas 2019/1026 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4670
Karar No: 2019/1026
Karar Tarihi: 19.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4670 Esas 2019/1026 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın \"silahlı terör örgütüne üye olma\" suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve temyiz talebinin reddedildiği belirtiliyor. Ancak, ceza miktarı itibariyle yasal şartları taşımayan duruşma taleplerinin reddedildiği de ifade ediliyor. Temyiz edilen kararın sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosyanın incelendiği ve temyiz talebinin reddi nedenlerinin bulunmadığı belirtiliyor. İncelemeler sonucunda, ilk derece mahkemesinin verdiği hükümde belirlenen temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi nedeniyle çelişki oluştuğu ancak aleyhe temyiz olmadığı için bu hususun bozmaya neden olmadığı belirtiliyor. Mahkemenin iddia ve savunmaları eksiksiz olarak değerlendirdiği, kanuna uygun olarak usuli işlemleri yaptığı ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı ifade ediliyor. Ancak, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği halde yazılı şekilde hüküm tesisi edildiği için hükmün bu sebepten dolayı bozulduğu ve sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği belirtiliyor. Kanun maddeleri ise şöyle sıralanıyor: TCK\"nın 314/2, 3713

16. Ceza Dairesi 2018/4670 E. , 2019/1026 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53,
58/9. maddesi delaletiyle 58/6-7, 63. maddeleri
gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun
esastan reddi
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Sanık ve müdafiinin, ceza miktarı itibariyle yasal şartları taşımayan duruşma taleplerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca reddine;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, sanık savunması, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
İlk Derece Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmünün gerekçesinde TCK"nın 61. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak alt sınırdan ayrılarak ceza tesisine gidildiği belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasında tayin olunan temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi nedeniyle çelişki oluşmuş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ./..
ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan esastan reddine, ancak;
Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında sadece CMK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün yedinci fıkrasındaki “TCK’nın 58/9. maddesi delaletiyle 58/6,7 maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “TCK’nın 58/9. maddesi” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.