Hakaret - tehdit - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/5639 Esas 2019/10167 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5639
Karar No: 2019/10167
Karar Tarihi: 10.06.2019

Hakaret - tehdit - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/5639 Esas 2019/10167 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Ceza Mahkemesi, sanığın hakaret, tehdit ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından mahkumiyetine karar verdi. Temyiz edilen kararın esastan reddedilmesine karar verildi. Ancak kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin hüküm, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile verildiği için bozuldu. Yargılama sürecinin tekrar başlatılması ve sonuçlandırılması için dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verildi.
TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda, infaz evresinde re\"sen gözetilebileceği belirtilirken, hak yoksunluğuna ilişkin hükmün uygulanma olanağının ortadan kalktığı ifade edildi.
18. Ceza Dairesi         2017/5639 E.  ,  2019/10167 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- Sanık hakkında tehdit ve hakaret suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde,
    Sanığa yükletilen hakaret ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda, infaz evresinde re"sen gözetilebileceği,
    Anlaşıldığından, sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    2- Sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    a) Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma yada aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerini bir kez yapmasının yeterli olmadığı, eylemlerin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir.
    Sanığın, müştekinin kapısını yumruklayıp tekmelediği şeklinde kabul edilen eyleminde, “ısrar” unsurunun olayda ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,
    b) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.