16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5659 Karar No: 2019/1010 Karar Tarihi: 19.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5659 Esas 2019/1010 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir kişi silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiş ve karar temyiz edilmiştir. Ancak tayin olunan cezanın yasal şartları oluşmadığı için sanık müdafinin duruşma istemi reddedilmiştir. Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu tespit edilmiştir. Usuli işlemler Kanuna uygun olarak yapılmış, ileri sürülen iddia ve savunmalar temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilenmiştir. Karar, CMK’nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir. Kararda, sanığın suçu işlediği ve ilgili kanun maddelerinden TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddelerine uygun şekilde cezalandırıldığı belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/5659 E. , 2019/1010 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.