10. Hukuk Dairesi 2011/2521 E. , 2012/7352 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile, davalılardan .... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava; iş kazası sonucu, sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan gelir ve tedavi gideri nedeniyle uğranılan Kurum zararının, davalılardan teselsülen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ayrıca, bir kusur incelemesi yapılmaksızın davacı Kurumun, taraf olmadığı tazminat davası sürecinde elde edilmiş kusur raporu burada da esas alınmak suretiyle, davalıların toplam % 50, sigortalının % 50 kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Davanın yasal dayanaklarından olan, 506 sayılı Yasanın 26.maddesinde düzenlenmiş bulunan rücu davaları, sigortalının alacağından bağımsız, kanundan doğan basit rücu hakkına dayalı olup; sigortalı veya haksahipleri tarafından tazmin sorumluları aleyhine açılan tazminat davalarında alınan kusur tespitine ilişkin bilirkişi raporuyla ulaşılan sonuçlar, rücu davasında bağlayıcı nitelikte bulunmamakta; 506 sayılı Yasanın 26. maddesi çerçevesinde, işçi sağlığı ve iş güvenliği kuralları yönünden ayrıntılı irdeleme içermesi halinde güçlü delil olarak kabul edilebilmektedir
İnceleme konusu davada, kusur incelemesi esas alınan tazminat davası, sigortalı tarafından davalılara karşı açılmış olup, davalı Şirket ile, davacı Kurum, tazminat davasında taraf olmadığı için, kesin delil olmayacağı gibi, tazminat davasında elde edilip, iş bu davada hükme esas kılınan kusur raporu, 506 sayılı Yasanın 26.maddesine uygun nitelikte de değildir.
Şu halde, yapılması gereken iş; iş kazasının gerçekleştiği iş kolu ile, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında uzman kişilerden seçilecek bilirkişi kurulundan, mevzuat uyarınca hangi önlemlerin alınması gerektiği, bu önlemlerin, işverence alınıp, alınmadığı ve alınmış önlemlere, sigortalının, uyup uymadığı yönlerinin yargısal denetime elverir biçimde irdelenip, çelişkiden uzak, rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Kabule göre de, davalıların toplam % 50 kusurlu oldukları kabul edilmesine rağmen, bağlanan ilk peşin değerli gelirin, kusur karşılığına hükmetmek gerekirken, ilk peşin değerin, tamamının hüküm altına alınması ve gelir yönünden faiz başlangıç tarihi olarak tahsis onay tarihi yerine, ödeme tarihinin kabul edilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı geriktirir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ile, davalılardan .... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan.... iadesine, 12.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.