6. Ceza Dairesi 2015/5101 E. , 2018/2614 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanıklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Oluşa ve dosya içeriğine göre, daha önce de iki kez aynı amaçla gelmiş olan sanık ...’nun, arkadaşı sanık ... da yanında olduğu halde, yakınanlar ...le ..."in çalıştıkları işletmeye gelip, işyerinin eski sahibi ...... isimli şahsı sorduğu, mağdur ...’in, gelenlerin kimi kastettiklerini anladığı halde, vazgeçip giderler düşüncesiyle konuyu anlamazlıktan gelip, patronları olan ... ...’in olmadığını söylediği, bunun üzerine sanık ...’ın, onu sormadıklarını belirtmesinin ardından, mağdurun tekrar kimi görmeye geldiklerini sorduğu, sanık ...’ın “ben cezaevinden yeni çıktım, benimle kafa mı buluyorsun?” dediği, mağdurun bu sefer meseleyi anladığını, işyerini devreden ... Bey’i kast ettiklerini söylediği, daha önce işyerine gelmemiş olan sanık ...’ın “biz buraya kaç kere geldik, ...’ı tanımıyor musunuz” dediği, ... Bey’in telefon numarasının kendisinde olmadığını, ancak patronu ... ...’i arayacağını söyleyen mağdurun, cep telefonu ile patronunu arayıp, sanıkların geldiğini ve ... beyi sorduklarını söylediği, sanık ...’ın bu sırada, mağdurun elindeki cep telefonunu alıp, ... bey ile konuşmaya başladığı, muhatabına “bize para gönderecekti, göndermedi, ne yapacağız?, abicim senin alakan nasıl olmaz, senin alakan olmazsa bizim de seninle senin mağazanla alakamız olmaz, ona göre..” deyip telefonu kapatarak mağdura geri verdiği;.
Mağdurun yardımcı olmak için, ... isimli şahsın telefon numarası varsa kendisinin arayabileceğini söyleyip, sanıklardan öğrendiği numarayı kendi cep telefonu ile aradığı, karşı taraf telefonu açtığı anda, daha konuşmaya fırsat bulamadan, sanık ...’ın telefonu elinden çekip aldığı ve konuşarak işyerinden dışarı çıktığı, işyeri içinde bulunan sanık ...’ın ise, mağdura hitaben sürekli, “cezaevinden yeni çıktığını, İzmit’ten geldiklerini...” vb. şeyler söylediği, konuşmasının bitimini müteakip tekrar içeri giren sanık ...’ın mağdur ...’e “ablacım, sen bize 100 TL. ver, biz gidelim” deyip cep telefonunu geri verdiği, mağdurun, para olmadığını, yan taraftan alıp geleceğini söyleyip işyerinden çıkmak istediği, sanık ...’ın “ablacım, sen o telefonu bana ver, biz sana güveniyoruz, sen 100 TL. yi al gel” dediği, diğer sanık ...’ın da “ bacım biz sizi seni çok sevdik, sen onu 200 TL. yap gel” dediği, korkan mağdurun cep telefonunu sanık ...’a verip, yan taraftaki işyerine gittiği, bir süre korkudan dışarı çıkamadığı ... isimli işyeri sahibinin polisi aradığı, aynı sıralarda, sanıkların yanında bulunan mağdur ...’in, sinirlendikleri anlaşılan sanıkları savmak için, yan mağazanın sahibinden 100 TL. para alıp, sanık ...’a verdiği, parayı alan sanıkların işletmeden ayrıldıkları olayda;
Sanıkların, “... ...” isimli işletmenin, önceki sahibi tanık ... ile alakasının kalmadığını bilmelerine rağmen, onun adını ileri sürüp, zorla mağdurlardan 100 TL parayı almak istedikleri, korkuya kapılan ve işletmenin hesabında para bulunmaması nedeniyle komşu işyerine para temin etmek için gitmek istediğini söyleyen mağdur ...’in cep telefonunu rehin gibi yedinde tuttuktan sonra, kendileriyle yalnız kalan mağdur ...’in, işyerine zarar vereceklerine yönelik söylemleri karşısında korkup, işyeri komşusundan borç olarak aldığı 100 TL.yi sanıklara verdiğinin anlaşılması karşısında, sanıkların eylemlerinin bir bütün halinde tek bir yağma suçunu oluşturduğu düşünülmeden, yerinde yeterli olmayan gerekçe ile, sanıklar hakkında yazılı şekilde karar verilmesi;
2-) Uygulamaya göre de;
Mahkumiyet hükmünün yasal sonucu olan 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinde öngörülen belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre yapılan değişikliğin karar yerinde yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanı ile sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.