(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2011/9955 E. , 2012/3377 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili davacının davalı banka tarafından eğitim amaçlı İngiltere"ye gönderildiğini, eğitim dönüşü 09.03.2010 tarihinde bankadaki işine başladığını, aynı gün öğleden sonra bankanın genel müdür tarafından çağrılmak suretiyle bankada organizasyon değişikliğine gidildiğini, halen çalıştığı genel müdürlük ticari pazarlama müdürlüğünde iki müdürün çalışamayacağını, tüm haklarının kendisine ödeneceğini bildirdiğini, bu şekilde iş akdinin feshedildiğini, daha sonra noter vasıtasıyla kendisine gönderilen ihtarnamede işe gelmemesi nedeniyle iş akdinin feshedildiğinin bildirildiğini, savunmasının alınmadığını, yapılan feshin usule uygun olmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine karar verilmesi, buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı işveren vekili; davacının çalıştığı birimde organizasyon değişikliğine gidildiğini, davacıya davalı banka tarafından görev yaptığı pozisyonla aynı konumda olan şube müdürlüğünün teklif edildiğini, davacı tarafından bu teklife olumlu ya da olumsuz bir cevap verilmediği gibi işe de devam etmediğini, bu devamsızlıkları üzerine tutanak tutulduğunu, bu sebeple davacının iş akdinin İş Kanununun 25/II-g bendi gereğince feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davacının iş koşullarının usule aykırı bir şekilde değiştirildiği, davacının bu değişikliği kabul mecburiyetinin bulunmadığı, davacıya tazminat ödemesinin yapılacağı kararşatırıldığı ancak tazminat miktarında anlaşılamadığı, yapılan feshin geçersiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” Bu maddeye dayanılarak yapılacak değişiklik feshinde; değişiklik ve fesih bildirimlerinin yazılı yapılması ve sebeplerinin de yazılı gösterilmesi geçerlilik koşuludur.
Dosya içeriğine göre davacının davalı işyerinde genel müdürlük ticari pazarlama müdürlüğünde birim müdürü olarak çalıştığı, davacının işyerinde yapılan organizasyon değişikliği ile eğitim dönüşü davalı işveren tarafından genel müdürlük ticari pazarlama müdürlüğünde birim müdürü olarak çalışan davacının bu görevden alınarak şube müdürlüğü teklif edildiği, davacının da yapılan bu deşikliği kabul etmemesi üzerine işyerinde işten ayrılanlara ödendiği belirtilen 8 aylık ücret tutarında tazminat konusunda işveren yetkilileri ile görüşerek işyerinden 09.03.2010 tarihinde ayrıldığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 19.03.2010 günlü fesih bildirimi ile 10.03.2010 gününde itibaren devamsızlık yaptığı gerekçesiyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-g. maddesi gereğince feshedildiği bildirilmiştir.
Davalı işveren her ne kadar iş sözleşmesini devamsızlık gerekçesi ile feshedildiğine dair bildirim yapmış ise de, davalı işveren tarafından yapılan görevlendirme üzerine davacının çalışma koşullarının esaslı tarzda değiştirilmesini kabul etmeyerek iş sözleşmesini feshettiği anlaşılmaktadır. İş sözleşmesini haklı nedenle de olsa fesheden işçi işe iade isteminde bulunamaz. Bu durumda davanın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 78,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 06.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.