Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/23649
Karar No: 2019/17529
Karar Tarihi: 26.09.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/23649 Esas 2019/17529 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/23649 E.  ,  2019/17529 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının çalıştığı halde ücretinin ödenmediğini öne sürerek fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatili alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davacının fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatili ücreti alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
    Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece 15.06.2010 - 14.10.2010 tarihleri arasında bordrolarda tahakkuk olduğundan bu dönem dışlanmış olup diğer dönemler bakımından tanık beyanlarına göre davacının yangın dönemi haftada 33, yangın dışı dönemde haftada 21 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir.
    Öncelikle davacı tanıkları husumetli olup işverene karşı aynı nedenle açmış oldukları davaları bulunmaktadır. Tek başına husumetli tanık anlatımları ile sonuca gidilemez.
    Öte yandan, davacının işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmelerinden faydalandığı ve bu toplu iş sözleşmelerde fazla mesaiye ilişkin olarak kulede çalışan işçilere çalıştığı saate bakılmaksızın günde 3 saat normal saat ücretinin %75 fazlası oranında fazla mesai ücreti ödeneceğinin düzenlendiği ve bu doğrultuda bazı puantaj kayıtları düzenlenerek davacıya bir miktar fazla mesai ücreti ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece; her yıl 01 Mayıs-31 Ekim tarihleri arasında olan yangın sezonunda, davacının yangın koruma hizmetinde fiilen çalıştığı dönem tespit edilmeli, davalı ... tarafından günlük 3 saatlik çalışma için fazla çalışmaların ödendiği iddia edildiğinden davacının yangın dönemlerinde haftalık 18 saat üzerinden fazla çalışması hesaplanmalı, ... tarafından varsa yapılan ödemeler mahsup edilerek sonucuna göre fazla çalışma ücreti alacağı hüküm altına alınmalıdır.
    3- Taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bulunup bulunmadığı noktasındadır.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının tüm çalışma dönemi boyunca ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı hesaplanmıştır. Ne var ki; az yukarıda açıklandığı üzere davacı tanıkları husumetli olup tek başına beyanlarının hükme esas alınması mümkün değildir. Açıklanan nedenle; her yıl 01 Mayıs-31 Ekim tarihleri arasında olan yangın sezonunda, davacının yangın koruma hizmetinde fiilen çalıştığı dönem tespit edilmeli, sadece bu dönem için ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı kabul edilmeli diğer dönemler bakımından talebin reddine karar verilmelidir.
    Mahkemece belirtilen yönler üzerinde durulmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi