19. Ceza Dairesi 2019/12470 E. , 2021/2791 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yerel Mahkemece kurulan mahkumiyet hükmüyle birlikte, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve 5237 sayılı Kanun"un 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle, nakilde kullanılan aracın iadesine de karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, kanun yollarının tüketilmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağı, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AİHS ek 1 protokolün 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtayca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü ceza ve müsadere bakımından ayrı başlıklarda incelenmekle;
I-) Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Nakilde kullanılan aracın iadesine ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde olmakla, katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYİZ İTİRAZLARININ REDDİYLE İADE KARARININ ONANMASINA,
II-) Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ile sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
1-Olay tutanağı, oluş ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde arama kararına istinaden sanık ..."ın da yolcu olarak bulunduğu, diğer sanık ..."in sevk ve idaresindeki araçta yapılan aramada, aracın kasasından bidonlar içerisinde toplam 2340 litre gümrük kaçağı akaryakıt ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda;
Sanık ..."ın soruşturma aşamasında suça konu araca parası bulunmadığı için el kaldırarak bindiğini, şoförü tanımadığını, daha önce hiç görmediğini, kovuşturma aşamasında ise memleketlisi olduğu için ..."in kullandığı araca el ettiğini, araca bindikten sonra henüz hareket etmeden jandarmaların geldiğini, akaryakıtla ilgisi olmadığını beyan etmesi, Dava dosyasına Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gönderilen iletişimin dinlenmesi ve kayda alınmasına dair tutanakların kapsamından iş bu davaya konu olmayan şahısların sanıklara öncülük ettiklerinin anlaşılması, her iki sanık hakkında davaya konu suça ilişkin ayrı ayrı dinleme kaydı bulunması karşısında, sanıklarla irtibatlı olduğu belirlenen...ve..."in haklarında kamu davası açılıp açılmadığı araştırılıp dava açılmış ise birleştirilmesi, kamu davasının açılmadığının tespiti halinde Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması, dava açılması halinde birleştirilmesi, bu şekilde delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi, toplu kaçakçılık suçunun oluşup oluşmadığının tartışılması, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık ... lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanık ..."in hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
3-UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık ... hakkında temyiz davasına konu olan (aynı) suçtan açılan başka bir kamu davasında Ceyhan 1. Asliye Ceza Mahkemesince 2013/460 E. 2015/144 K. sayılı “mahkumiyet” hükmü verildiğinin tespit edilmesi karşısında;
Yerel mahkemece; UYAP kayıtları taranarak, sanık ... hakkında aynı suçtan açılmış başkaca ceza davası dosyalarının bulunup bulunmadığı da tespit edilip hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle bu dosyalar arasında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması ve ulaşılacak sonuca göre yargılama süreçlerinin akıbeti ile sanık ..."in hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 10/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.