23. Hukuk Dairesi 2015/5622 E. , 2017/406 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortağı olduğunu, kiraladığı tarlalarda çiftçilik yaptığını, kooperatifteki yönetim değişikliğinden sonra kasıtlı olarak üyeliğine son verildiğini, ancak müvekkilinin üyelikten ihracının iptaline ilişkin açmış olduğu davanın kabulle sonuçlanıp kesinleştiğini, haksız olarak kooperatif ortaklığından çıkartılan müvekkilinin kiraladığı tarlalardaki mahsulleri güç koşullarda sulamak zorunda kaldığını, sonucunda da tarımsal faaliyetlerine son verdiğini, kasabada uzun süre müvekkilinin kooperatiften atıldığı konusunda konuşulup yorumlar yapıldığını, hakkında olumsuz duygu ve düşüncelerin oluşmasına neden olunduğunu, müvekkilinin maddi zararının oluştuğunu ve kişilik haklarının saldırıya uğradığını ileri sürerek, şimdilik 500,00 TL maddi ve 2.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplamda 2.500,00 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, öncelikle zamanaşımı itirazında bulunarak, müvekkil kooperatifçe davacının üyelikten ihracına yönelik işlemin haksız olmadığını, davacının doğrudan zarara uğramasına neden olmayacağını, istenilen zararların doğmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tanıklarından ..."ün davalı kooperatif ile husumetli olduğu ve cezalandırılması yönündeki karar sebebiyle davacı tanıklarına itibar edilemeyeceği, dinlenen davalı tanık beyanlarına göre davacının 2010 senesinden sonra bir daha kooperatiften tarlalarına su bağlanması yönünde talepte bulunmadığının anlaşıldığı, davacının maddi ve manevi zarar iddialarını ispata yeterli delil sunmadığı, yargılama aşamasında elde edilen delillerin de davacının davasını haklı göstermediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava tarihi itibariyle; her ne kadar işbu davaya "Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla" bakılması gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesi"nde bakılması doğru görülmemiş ise de, bozma nedeni yapılmayıp eleştirilmekle yetinilmiştir.
Bu açıklama ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.