İcrai davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/11660 Esas 2015/14920 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 4 - 2011/281184
MAHKEMESİ : Ayvalık 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/06/2011
NUMARASI : 2010/175 Esas, 2011/142 Karar
SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde Edremit Devlet Hastanesinde Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanı olarak görevli iken Ayvalık Devlet Hastanesinde geçici görevlendirilen sanığın, geçici görevlendirme işlemine kızarak acil dışındaki hastaların uyutma işlemini yapmaması nedeniyle o gün ameliyat olması gereken yedi hastanın ameliyatının gerçekleştirilemediği, bu itibarla eyleminin, TCK"nın 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde aynı Kanunun 257/1. maddesi uyarınca hakkında muhkumiyet hükmü kurulması,
Suç tarihi 07/05/2009 olmasına karşın, karar başlığında 07/05/2010 olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nın 232/2-c madde ve fıkra hükmüne, sanığa verilen adli para cezasına bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar belirlenirken uygulanan kanun maddesinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi suretiyle de aynı Kanun ve maddenin 6. fıkrasına aykırı davranılması,
Sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesinden sonra, aynı Yasa, madde ve fıkranın (e) bendi gereğince seçenek yaptırıma da çevrilmesi suretiyle hükmün karıştırılarak fazla ceza tayini,
Adli sicil kaydı bulunmayan, duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hali bulunmayan sanığın, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK"nın 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, “...sanığın eylemi neticesinde ortaya çıkan sonucun ağırlığı nazara alınarak, ceza adaleti ilkesi gereğince...” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkra hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA, 08/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.