11. Hukuk Dairesi 2018/2703 E. , 2019/4172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 15/12/2016 tarih ve 2015/59 E.-2016/423 K.
sayılı kararın davacı-karşı davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 08/03/2018 tarih ve 2017/1421-2018/256 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı karşı davalı vekili, müvekkilinin "Fresh’n Soft" esas unsurlu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketçe yapılan 2013/39217 sayılı "Pufix Fresh& Soft+ Şekil" ibareli marka başvurusuna iltibas, tanınmışlık, kötü niyet ve önceye dayalı kullanım vakıalarına dayalı olarak yapmış oldukları itirazın nihai olarak TPMK YİDK tarafından reddedildiğini ileri sürerek, davaya konu YİDK kararının iptalini ve başvuruya konu markanın hükümsüz kılınarak sicilden terkin edilmesini talep etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı karşı davacı vekili,davalının 2011/112600 sayılı "Fresh’nSoft" markasının tescilli olduğu sınıflar bakımından 556 sayılı KHK."nın 7/1-c maddesi anlamında tasviri nitelikte olduğunu ileri sürerek, anılan markanın 556 sayılı KHK."nın 7/1-c maddesine göre hükümsüz kılınarak sicilden terkinini istemiş, asıl davanın reddini talep etmiştir.
Davalı kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, asıl davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının 556 sayılı KHK."nın 7, 8/1-b, 8/4 ve kötü niyet hususundaki iddialarının yerinde olmadığı, TPMK YİDK’in 29.04.2013 tarih ve 2015-M-15752 sayılı kararının iptali ve 2013/39217 numaralı "PUFİX Fresh Soft+şekil" ibareli markanın hükümsüzlüğü koşullarının oluşmadığı, davacıya ait 2011/112600 sayılı "Fresh’nSoflt" markasının 556 sayılı KHK."nın 7/1-c maddesi anlamında hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu gerekçesiyle asıl dava yönünden davanın reddine, karşı dava yönünden davanın kısmen kabulü ile davacı karşı davalıya ait 2011/112600 sayılı "fresh"n soft" markasının tescilli bulunduğu 35/06 mal ve hizmet grubu olan "kozmetik mamüller, ıslak mendiller, kulak temizleme çubukları, temizlik malzemeleri, diş bakım ürünleri, prezervatifler, kağıt havlular, peçeteler, mendiller, tuvalet kağıtları, çocuk bezleri" yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Karara karşı davacı karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, asıl davada, davacının "fresh"n soft" asıl unsurlu markaları ile davalının "PUFİX Fresh&Soft" ibareli marka tescil başvurusunun, 556 sayılı KHK."nın 8/1-b maddesi anlamında benzer olmadığı bu nedenle de davacı markalarının tanınmış olup olmadığının incelenmesine gerek bulunmadığı, karşı davada hükümsüzlüğü istenen 2011/112600 sayılı "Fresh’nSoft" markasının, asıl davada davacının YİDK kararına itiraz dilekçesinde dayandığı markalardan birisi olması sebebiyle, asıl dava ile karşı dava arasında, HMK."nın 132/1-a maddesi anlamında bağlantı bulunduğu, ayrıca, HMK."nın 13. maddesi uyarınca asıl davaya bakan mahkemenin, karşı davaya bakmaya da yetkili olduğu, yine karşı davada davalının 2011/112600 sayılı "Fresh’n Soft" markasının tescilli bulunduğu emtiada, 556 sayılı KHK."nın 7/1-c maddesi anlamında vasıf bildirdiği, "Fresh’nSoft" ibaresinin aynı sektörde birçok firma tarafından, tali ve tasviri unsur olarak, yoğun şekilde kullanıldığı da nazara alındığında, karşı davada davalının 2011/112600 sayılı "Fresh’nSoft" ibareli markasını, 35/6. sınıf mağazacılık hizmetlerinde, 556 sayılı KHK."nın 7/son maddesi anlamında kullanımla ayırt edici hale getirdiğini, diğer bir deyişle karşı davada davalı şirketin, anılan ibareyi duyan tüketici kitlesinin önemli bir kesimi tarafından, refleks olarak karşı davada davalı şirketi işaret ettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 27,40 TL harcın temyiz eden davacı-karşı davalıya iadesine, 10/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.