Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5952 Esas 2019/982 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5952
Karar No: 2019/982
Karar Tarihi: 14.02.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5952 Esas 2019/982 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlaması silahlı terör örgütüne üye olmak olan sanığın TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkum olduğu belirtilmiştir. Sanık ve müdafii tarafından temyiz edilen kararın incelenmesinde, usul ve esas yönünden hiçbir eksiklik bulunmadığı, delillerin hukuka uygun olarak toplandığı ve suçun sabit olduğu sonucuna varılmıştır. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şunlardır: TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1.

16. Ceza Dairesi 2018/5952 E. , 2019/982 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı
Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Toplanan deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın Bylock kullanıp kullanmadığının tespiti için ayrıntılı Bylock tespit değerlendirme raporunun beklenmemesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 14.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.