12. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/7466 Karar No: 2014/10511 Karar Tarihi: 10.04.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/7466 Esas 2014/10511 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2014/7466 E. , 2014/10511 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya 2. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/11/2013 NUMARASI : 2013/1122-2013/1171
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında düzenlenen 11.11.2011 tanzim tarihli, 31.12.2012 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli senette yetki kaydı olarak ihtilaf vukuunda Konya İcra Dairelerinin ve Mahkemelerinin yetkili olacakları düzenlenmiştir. Borçlu A.. A.. bahse konu senede istinaden aleyhine yapılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde, süresi içinde Konya İcra Dairelerinin değil ikameti olan Nevşehir İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek yetki tirazında bulunmuştur. 6100 Sayılı HMK’nun 17/1. maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan maddede de belirtildiği üzere tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yetki sözleşmesi yapılması halinde dava sadece yetki sözleşmesi ile belirlenen yerde açılabilir. Öte yandan yetki sözleşmesi yapabilecek olanlar kanunla sınırlandırılmıştır. Madde gerekçesine göre bu düzenleme ile gerçek kişilerin tacirler ve kamu tüzel kişileri karşısında korunmaları amaçlanmıştır. HMK"nun 7/1. maddesi uyarınca davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. HMK"nun 17/1. maddesi ile korunmak istenen tacirler ve kamu tüzel kişileri karşısında daha zayıf bir unsur olan gerçek kişiler olmakla, davalı tacir tüzel kişi için yetki sözleşmesi ile belirtilen yer mahkemesinin HMK 7/1. maddesinin uygulanması ile gerçek kişi açısından da yetkili mahkeme olduğunun kabulü mümkün değildir. O halde, mahkemece, borçlu A.. A.. yönünden yetki itirazı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.