17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10167 Karar No: 2019/12361 Karar Tarihi: 14.10.2019
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/10167 Esas 2019/12361 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2019/10167 E. , 2019/12361 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Kolluk tarafından düzenlenen 17/01/2014 tarih 17.50 saatli Olay Yeri İnceleme Raporu ve Krokisine göre sanıkların suça konu kabloları keserek ormanlık alana istifledikleri, kesintisiz bir takibin bulunmadığı ve sanıkların suça konu eşyayı hakimiyet alanlarına geçirdikleri anlaşılmakla, hırsızlık suçunun tamamlanmasına rağmen teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 35. maddesinin uygulanması sonucu sanıklar hakkında yazılı şekilde eksik ceza tayini, 2- Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 tarih 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih 2014/140 Esas 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 324. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında yargılama giderlerinin neleri kapsayacağının, kimin tarafından belirleneceğinin, kime ve nasıl yükletileceğinin düzenlendiği, buna göre iştirak halinde her bir sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise paylarına düşen oranın belirlenerek karar verilmesi gerekirken yargılama giderleri ile ilgili herhangi bir karar verilmemesi, 4- Sanıkların, kendisini vekille temsil ettiren katılan kuruluş lehine hükmedilen vekalet ücretinden eşit olarak sorumlu tutulmalarına karar verilmesi gerekirken vekalet ücretinin sanıklardan hangi oranda alınacağının belirtilmemesi suretiyle infazda tereddüte yol açacak şekilde karar verilmesi, 5- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca suçun işlendiği zaman dilimi ile aynı fıkranın (d) bendi uyarınca sanıkların gözaltında kaldıkları tarihin ve sürenin gerekçeli karar başlığında yazılması gerekirken yazılmaması, 6- Davaya Türk Telekominikasyon A.Ş. yerine Sosyal Güvenlik Kurumu"nun katılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... Telekominikasyon A.Ş. vekili ile sanık ..."ün temyiz talepleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.