(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2019/56 E. , 2021/3553 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 150 ada 10 parsel sayılı 234,18 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiş, önce 03.11.2008 tarihinde kayden satış suretiyle... adına, akabinde 07.07.2009 tarihinde aynı işlemle davalı ... adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, çekişmeli taşınmazın müşterek murisleri ...’dan geldiğini ve mirasçılar arasında dava konusu taşınmazın taksim edilmediği iddiasına dayanarak taşınmazın tapu kaydının iptali ve miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ... ...’in davasının sıfat yokluğu nedeniyle reddine, diğer davacılar ... ve müştereklerinin davalarının kabulü ile, çekişmeli 150 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline ... ve müşterekleri ile davalı ... adına hükümde gösterilen pay oranlarıyla adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1) Davalı ... vekilinini temyiz itirazlarının incelenmesinde; dava, kadastrodan önceki haklara dayanan, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Tapu iptali ve tescil davalarında husumetin tapu kayıt malikine yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda çekişmeli taşınmaz, davalı ... adına kayıtlı olup, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ...’nın tapu kayıt maliki olmadığına göre eldeki davada taraf sıfatı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
2) Davalı ...’nın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kök muris ...’ya ait olduğu, ..."ın ölümü ile mirasçılarına kaldığı ve taşınmazın taraflar arasında yapıaln taksime konu edilmediği kabul edilerek yazlılı şekilde hüküm kurulmuş ise de verilen karar dosya kapsamına, usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, davacılar, 1992 tarihinde ölen kök muris ..."den olma çocukları olup davalı ... ise muris ...’in oğlu ...’de olan torunudur. Davalı ...’ın babası olan ..., dosya arasında bulunan nüfus kayıtlarına göre sağ olduğundan, davalı ..., muris ...’in terekesi karşısında 3.kişi konumundadır. UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıt örneklerine göre, kök muris ...’in taraflar dışında başkaca mirasçılarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin TMK"nın 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu kuşkusuzdur. Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlar üzerinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin payı taşınmazın tamamı üzerinde söz konusudur. Bu nedenle de TMK"nın 702. maddesi gereğince tasarrufi işlemlerin ancak tüm mirasçıların oybirliği ile yapılması mümkündür. Dava da bir tasarrufi işlem olup, kural olarak üçüncü kişilere karşı tüm mirasçılar tarafından birlikte ya da terekeye temsilci atanmak suretiyle dava açılması gerekir. Hal böyle olunca, iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olan çekişmeli taşınmazda açıklanan nedenle belli bir payı bulunmayan davacıların terekeye karşı üçüncü kişi konumunda bulunan davalı ...’a karşı tapu kaydının miras payı oranında iptali ve adlarına tescili istemi ile açtığı davanın dinlenme olanağı bulunmadığına göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü isabetsiz olup, davalılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.04.2021 gününde oy birliği ile karar verildi.