Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13638 Esas 2020/2398 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13638
Karar No: 2020/2398
Karar Tarihi: 04.03.2020

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13638 Esas 2020/2398 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Asliye Ceza Mahkemesi tarafından trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilen sanığın temyiz itirazları üzerine incelenmiştir. Sanığa isnat edilen suç TCK'nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 179/2, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddelerine göre mahkumiyete neden olmuştur. Ancak, TCK'nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık kesintili dava zamanaşımı süresi düşünüldüğünde, suçun işlendiği tarihten itibaren hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihe kadar zamanaşımı gerçekleşmiştir. Bu nedenle, CMK'nın 223/9. maddesi uyarınca derhal beraat kararı verilmesi gerektiği kararlaştırılmıştır. Sanık hakkındaki dava TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince düşürülmüştür. Kanun maddeleri hakkında detaylı bilgi aşağıda verilmiştir:
- TCK 179/2: Trafik güvenliği için öngörülen kurallara uyulmaması halinde suçtur.
- TCK 179/3: Trafik güvenliğini tehlikeye düşüren kişi cezalandırılır.
- TCK 62: Hapis cezasının yanı sıra para cezası da verilebilir.
- T

12. Ceza Dairesi 2019/13638 E. , 2020/2398 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK"nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun"un 179/2, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre;
Sanığa isnat edilen eylem, trafik güvenliğini tehlikeye sokma başlığı altında ve TCK"nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun"un 179/2. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, TCK"nın 66/1-e maddesi uyarınca anılan suçun asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl, TCK’nın 67/4. maddesi göz önünde bulundurulduğunda kesintili dava zamanaşımı süresinin ise 12 yıl olduğu, daha ağır başka bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan ve 03.07.2007 tarihinde gerçekleştirilen eylemle ilgili olarak TCK"nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık kesintili dava zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 23.04.2009 tarihi itibarıyla durduğu, denetim süresi içinde kasıtlı yeni suçun işlendiği 01.09.2009 tarihinde yeniden işlemeye başladığı ve önceden işleyen süre ile sonradan işleyen süre birbirine eklenmek suretiyle hesaplandığında, 12 yıllık dava zamanaşımının, suçun işlendiği 03.07.2007 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar da bulunmadığından, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, sair yönleri incelenmeksizin hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanık hakkındaki davanın TCK"nın 66/1-e, 67/4 ve CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, 04.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.