Esas No: 2020/34065
Karar No: 2022/17393
Karar Tarihi: 20.09.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/34065 Esas 2022/17393 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, tehdit suçlamasıyla yargılanan sanığın, TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu işlediğine karar verdi. Ancak, suçun uzlaştırma kapsamına alınması gerektiği ve hükümle birlikte bu durumun değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, cezanın alt sınırı olan 30 gün adli para cezası yerine 5 gün adli para cezası verilmesi sebebiyle kararın bozulması gerektiği sonucuna varıldı. Bu kapsamda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri ile CMK'nın 251 vd. maddeleri yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- TCK'nın 106/1-2.cümle maddesi
- TCK'nın 61/9. maddesi
- TCK'nın 49/1. maddesi
- 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkra
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri
- CMK'nın 251 vd. maddeleri
- 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi
- CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendi
- Anayasa'nın 38. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
K A R A R
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Sanığın katılana mesaj yoluyla gönderdiği sözlerin TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturacağı gözetilmeden, TCK'nın 106/1-2. cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
2)Eylemin TCK’nın 106/1-1. maddesi kapsamında kaldığının ve suçun subütunun kabulü halinde;
a)02/12/2016 tarihinde yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda yeniden değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
b)2-a numaralı bozma nedenine göre uzlaşmanın sağlanamaması halinde ise;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Kabule göre de;
3) TCK'nın 106/1-2.cümle maddesinde yer alan "...Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur." ve aynı Kanun'un 61/9. maddesinde yer alan "Adlî para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz." ve 5237 sayılı Kanun'un 49/1. maddesinde yer alan "Süreli hapis cezası, kanunda aksi belirtilmeyen hâllerde bir aydan az, yirmi yıldan fazla olamaz" şeklindeki düzenlemeler birlikte nazara alındığında, somut olayda 106/1-2. cümle maddesi uyarınca cezanın alt sınır olan 30 gün adli para cezası ile uygulamaya başlanılması gerekirken, 5 gün adli para cezası başlanılması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, katılan ...'nin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.